Kredi kartı harcamalarının azalması, faizin düşmesine yol açabilir

Kredi kartı harcamalarının azalması, faizin düşmesine yol açabilir

Enflasyon ve büyüme ve­rilerini aynı hafta için­de aldık. Türkiye enflasyo­nu düşürmeyle, büyümeden feragat etme ikilemiyle ni­hayet karşı karşıya geldi. Bu iki makro büyüklük arasın­da uzun vadede bir ödün­leşme olması şart değilse de kısa vadede enflasyonu dü­şürmek için büyümeyi bir miktar arka plana atmak ge­rekiyor.

Kredi kartı harcamalarının azalması, faizin düşmesine yol açabilir
16px
24px
05.09.2024 11:41Güncelleme: 05.09.2024 11:54
ABONE OLgoogle

Dünya Gazetesi'nden Emrah Lafçı'nın yazısına göre, enflasyon ve büyüme ve­rilerini aynı hafta için­de aldık. Türkiye enflasyo­nu düşürmeyle, büyümeden feragat etme ikilemiyle ni­hayet karşı karşıya geldi. Bu iki makro büyüklük arasın­da uzun vadede bir ödün­leşme olması şart değilse de kısa vadede enflasyonu dü­şürmek için büyümeyi bir miktar arka plana atmak ge­rekiyor.

Bu ödünleşmenin de özel tüketimin kısılması sure­tiyle sağlanması şu anki poli­tikanın bir hedefi. Nitekim bu hafta gelen ikinci çeyrek bü­yüme rakamlarında da özel tü­ketimin yılın ikinci çeyreğin­de önceki yılın ikinci çeyreğine göre takvim etkisinden arındı­rılmış yüzde 2 arttığını görüyoruz.

Kamu tüketimi yüzde 1 artarken, özel yatırımlar yüzde 0,5 artmış. Türkiye’nin bu dönemdeki bü­yümesiyse yüzde 2.8. Harcama artışları bu kadar düşükken yüzde 2,8 büyüme nereden geldi sorusu­nun cevabı; “net ihracatın bü­yümeye katkısı” olarak karşı­mıza çıkıyor. Burada da ihra­catımız çok arttığı için değil, ithalatımız azaldığı için pozi­tif katkı alıyoruz. Zira aynı dö­nemde ihracat hiç değişmemiş­ken, ithalattaki azalma yüzde 5,7.

Bu resimde kritik olan bir­çok unsur var. Bunlardan biri özel tüketim büyümesinin ya­vaşlamasıyken diğeri de özel yatırımların neredeyse hiç büyümemesi. Bu uzun vadeli problemlere neden olabilecek, çözülmesi gereken önemli bir problem.

Biz tüketim tarafın­dan devam edelim. Zira kısa va­deli politikaları belirleyecek en önemli alan burası. İkinci çey­rekte yüzde 2’lik bir özel tüketim büyümesinin olması ve üçüncü çeyrekte benzer eğilimin görül­mesi Türkiye için çok büyük bir hadise. Çünkü özel tüketim bü­yümesi 2021’de yüzde 16, 2022’de yüzde 18.6 ve 2023’te yüzde 13.5 olarak gerçekleşti. Bunlar gerçekten inanması çok güç büyüklük­ler.

Türkiye yakın tarihinde bu kadar uzun süre bu kadar yük­sek özel tüketim büyümesi­nin görüldüğü bir dönem yok. İşte bu daha önce belirttiğim sürdürülemez politikalarının bir süreliğine sürdürülebilme­sinin vücut bulmuş hali. Or­ta vadeli planda 2024 yıl sonu için özel tüketim büyümesinin yüzde 3.6 olması öngörülmüştü. Ye­ni OVP’de bu alanda bir reviz­yon gelecek mi göreceğiz. Ama bu haliyle bile kalsa son iki çey­rekte de yüzde 2’ler civarında bir tüketim büyümesi gerekiyor ki buradaki tahmin tutsun. Çünkü ilk çeyrek özel tüketim büyü­mesi yüzde 7.1’di.

ÖZEL TÜKETİM KREDİ KARTI İLİŞKİSİ

Kredi kartı harcamalarıyla özel tüketim arasında yakından bir ilişki var. Kredi kartı harca­ma bilgilerinin faydası bu veri­lerin çok taze olmasından geli­yor. Elimizde en son 23 Ağustos haftasının verisi var. Buna göre Ağustos ayının ilk 3 haftasında haftalık kredi kartı harcama­sı ortalama 302,3 milyar TL.

Temmuz’daki 4 haftalık orta­lamaysa 309,7 milyar TL. Ay­lık yaklaşık yüzde 2.5 enflasyonu da dikkate aldığımızda aydan aya kredi kartı harcamaların­da ciddi bir reel gerileme ol­duğunu görüyoruz. Bu da ta­lebin soğuduğu, iç tüketimin kısıldığı anlamına gelir. Top­lam harcamalar bahsettiğim dönemde nominal olarak yüzde 2.4 azalırken, kredi kartı harcama­larının yaklaşık yüzde 17’sini oluş­turan market harcamaları %0.6 artmış. Bu da uzunca süredir konuştuğumuz temel harca­maların çok fazla azalmadığını ama bunun dışında kalan keyfe keder tüketimin ciddi manada gerilediğini gösteren bir veri.

MERKEZ'İN MESAJLARI AÇIK

Talep meselesini bu kadar uzun uzun anlatmamın temel nedeni Merkez Bankası’nın po­litika kararlarını alırken talebe özel bir önem vermesi. Bunu; enflasyon raporu sunumunda Başkan’ın “iç talep göstergele­rine göre karar vereceğiz” de­mesinden, PPK notundaki şu cümleden; “Üçüncü çeyreğe ilişkin göstergeler yurt içi ta­lebin yavaşlamaya devam ede­rek enflasyonist etkisinin azal­dığına işaret etmektedir”, en nihayetinde de bu hafta yayın­lanan blog yazısında talepteki soğumaya özel yer ayrılmasın­dan anlıyoruz. Dolayısıyla bun­dan sonra Merkez Bankası’nın adımlarını tahmin etmek için belki de en fazla bakılması gere­ken veri kredi kartı harcamaları olacak. Şimdilik bu veri bizi son çeyrekte bir faiz indirimine gö­türecekmiş gibi seyrediyor.

patronlardunyasi.com

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde