Financial Times’tan Henry Ford Elon Musk karşılaştırması
Financial Times’ın editörü Edward Luce, “ABD’nin fiili eşbaşkanı” Elon Musk’ı başka bir çağın zenginleriyle karşılaştırdı.
İşte Financial Times’ın Elon Musk karşılaştırması haberinin tamamı:
Amerika Elon Musk’ı seçmedi. Ama Donald Trump’ın fiili eşbaşkanı olarak hareket ediyor. Musk’ın kendi kendine atadığı görevler arasında müttefik demokrasilerde rejim değişikliğine gitmek de var. Önümüzdeki ay yapılacak seçimlerde Almanya’yı sadece aşırı sağcı Almanya için Alternatif’in (AfD) kurtarabileceğini defalarca söyledi. İngiltere’de Sir Keir Starmer’ın İşçi Partisi hükümetine son verilmesi çağrısında bulunuyor.
Ve 211 milyon X takipçisine “Amerika Britanya halkını bu zalim hükümetten kurtarmalı mı?” diye sordu. Fikir birliği “evet” yönünde.
Amerika’nın başkanı ile dünyanın en zengin adamı arasında böyle bir ilişkinin emsali olmadığını söylemek hafif kalır.
Amerika’nın soyguncu baronları - Rockefeller’lar, Vanderbilt’ler ve Carnegie’ler - kendi dönemlerinin başkanlarıyla eşdeğer olarak hareket etmediler. Onların efsanevi servetleri de Musk’ınkiyle kıyaslanamaz.
JP Morgan bugünün parasıyla 49 milyar dolar değerindeydi. Avrupa faşizmine karşı zaafı olan Henry Ford’un serveti ise 200 milyar dolara yakındı. Musk’ın serveti bunun iki katından fazla. Ford, Beyaz Saray’daki çağdaşı Franklin Roosevelt tarafından takdir edilmiyordu.
Buna karşın geçmiş, Amerika’nın diğer ülkelerin siyasetine müdahale ettiği örneklerle dolu. Ancak CIA’in savaş sonrası Kıta Avrupası’nda komünistleri iktidardan uzak tutmak için yaptığı hileler haricinde, Washington’un müdahaleleri müttefiklerini hep dışarıda bıraktı. Berlin, Londra ve muhtemelen Paris’teki hükümetlerin yakında karşı karşıya kalacağı soru, bu yeni tehdide nasıl yanıt verileceği. Musk, Trump adına mı konuşuyor? Öyleyse Batı ölmüş sayılır. Yoksa ortamı test mi ediyor? Bu da Batı başkentlerine Trump ve Musk arasındaki farklılıklardan faydalanma fırsatı verir. Cevap muhtemelen ikisinin karışımı.
RUSYA VE ÇİN’E KARŞI SESİNİ ÇIKARAMIYOR
Musk’ın söylemedikleri de bir o kadar önemli. Almanya ve İngiltere’yi taciz bombardımanına tutarken, Rusya ve Çin konusundaki sessizliği çok şey anlatıyor. Musk bu otokrasilerin hiçbirinde siyasi tutuklular lehine ya da baskıya karşı konuşmadı. Musk’ın, çoğunluğu İngiliz-Pakistan kökenli erkeklerden oluşan çetelerin İngiliz çocuk kurbanlarına karşı hayırseverlik duygusuyla hareket etmediğini söyleyebiliriz. Birleşik Krallık’taki çocuk suistimali skandallarının geçmişi yirmi yılı aşkın bir süreye dayanıyor ve bu sürenin neredeyse tamamında Muhafazakar bir hükümet görevdeydi.
İşçi Partisi iktidara geldiğinden beri, İngiltere’deki çocukların refahı birdenbire Musk’ın takıntısı haline geldi. Starmer hükümetinden Bakan Jess Phillips’i “tecavüz soykırımı savunucusu” olarak nitelendirdi. Ayrıca çeyrek milyon İngiliz çocuğun sistematik olarak istismar edildiğini iddia ediyor. Musk’ın tüm dezenformasyonlarını yakalamak için yapay zeka ölçekli bir yalan makinesi gerek. Ama hiçbir yerde evlerinden kaçırılan ve zorla Rus ailelere evlatlık verilen yaklaşık 20 bin Ukraynalı çocuk için endişesini dile getirmedi. İngiliz halkının Musk’tan hoşlanmaması onun etkisini kısıtlıyor. YouGov’un yakın zamanda yaptığı bir ankete göre her beş İngiliz katılımcıdan birinden daha azı Musk’a olumlu bakıyor. Musk aynı zamanda cehaleti nedeniyle de altüst olmuş durumda. Kral Charles’a parlamentoyu feshetme çağrısı yapması buna örnek. İngiltere’de genel seçimlerin ne zaman yapılacağına hükümdarlar değil, seçilmiş hükümetler karar verir. Almanya üzerindeki etkisi ve bilgisi daha da düşük olabilir.
Çin konusundaki sessizliğini anlamak kolay. Tesla’nın orada büyük operasyonları var. Trump’ın Çin politikası hala belirsiz. Buna karşılık Musk, Trump’ın Vladimir Putin’in Rusya’sına duyduğu hayranlığı ve Avrupa’ya yönelik küçümsemesini güçlendiriyor. Musk’ın sadece trollük yaptığını düşünmek acelecilik olur. Trump-Musk’ın Avrupa liberal demokrasisine karşı antipatisi gerçek. Trump’ın Ukrayna savaşını Rusya’nın lehine sonuçlanabilecek koşullarda bitirme sabırsızlığını paylaşıyor. AfD, Almanya’nın Ukrayna’ya verdiği desteği sona erdirme sözü verdi. Starmer ise İngiltere’nin yardımını artırdı.
NATO’nun doğu yakası haritasız bir yolculukla karşı karşıya. Avrupa’nın alışkanlığı, her zaman en iyisini ummaktır. Bu kez en kötüsü için plan yapmalı.
patronlardunyasi.com