Estetik dünyasında şeytan üçgeni: Servet, şöhret ve ayrılık

Sosyete CADISI

Yılın son günleri… Herkes yeni yıl hazırlığında, ışıklar parıldıyor, Zorlu gibi bir mekânın hareketliliği başka bir boyutta. Ama bazen en ilginç manzaralar, kalabalığın arasında şekilleniyor. Yanımıza gelen grup tam da böyle bir hikâye sunuyor. Yüzlerinde belli belirsiz işlemler var. Ne yaptırmışlar tam anlaşılamıyor ama bir şey kesin: Fiyatları yüzlerine düşmüş!

Buradan başlıyor sohbet. Estetik dünyasına hızlı bir bakış atıyoruz. Bir detay var ki, göz ardı etmek imkânsız: Bu alanda çalışan doktorların büyük bir çoğunluğu özel hayatlarında çalkantılar yaşıyor. Ayrılık oranları, Hollywood skandallarına taş çıkaracak cinsten. En son Anadolu Yakası’nda oldukça popüler olan Semih Gök de bu “ayrılık kervanı”na katılmış; hatta geçen hafta yeniden evlenmiş.

Öte yandan, bu sektörde sadece doktorlar değil, etraflarındaki insanlar da etkileniyor. Ali Duman mesela, evliliğini spiker Nazlı Canyurt uğruna bitirdi, evlendi; güzel bir de kızları var. Ne var ki, Nazlı hanım işi bırakıp eşinin peşinden koşarken, kendini neredeyse “estetikçi” kimliğine bürünmüş buldu.

Fatih Şirin’in hikâyesi de benzer.

Ama en büyük hikâye, İsmail Kuran’a ait. Kendisi evliyken başka bir kadından çocuğu olduğu haberleriyle gündeme geldi. Şimdi bu noktada bir soru sormak gerekiyor: Para mı, şöhret mi yoksa bu dünyaya özgü başka bir enerji mi?

Belki de estetik sektörü, yalnızca dış güzelliği değil, insanların hayatlarındaki dengeleri de değiştiriyor. Paranın gücü, şöhretin ağırlığı ve işin doğasındaki rekabet, bir yandan başarı hikâyeleri yaratırken diğer yandan kaosları da beraberinde getiriyor. Herkes güzel görünmek istiyor, peki ya ruhlarımız? O da estetik bir dokunuşu hak etmiyor mu?

Yeni yılda dilerim ki, sadece yüzlerimize değil, hayatlarımızın bütününe güzellik katan değişimler olsun. Çünkü en pahalı işlemler bile ruhunuzdaki çizgileri silemez.

patronlardunyasi.com