Çocuklarını neden katlediyorlar? Öldürecek kadar sevmek mümkün mü?

Çocuklarını neden katlediyorlar? Öldürecek kadar sevmek mümkün mü?

Polis, asker, mühendis veya bir başka meslek gurubundan olması fark etmiyor. Aile içi şiddette ateşli silahlar eskiye göre daha çok kullanılmaya başlandı.

Çocuklarını neden katlediyorlar? Öldürecek kadar sevmek mümkün mü?
16px
24px
03.07.2024 16:45Güncelleme: 03.07.2024 17:40
ABONE OLgoogle

Feramuz ERDİN

Dün Ankara'da İnşaat Mühendisi Murat Keklik, evinde rehin aldığı 14 yaşındaki oğlu ile 11 yaşındaki kızını tabancayla vurduktan sonra intihar etti. Artık üçüncü sayfanın sıradan haberi haline gelen benzer olaylar aslında arkasında müthiş hayat hikayeleri ve acılar barındırıyor.

AİLE İÇİ ŞİDDETİN ZAYIF HALKASI

Doğal olarak çocuklar aile içi şiddetin en zayıf halkasıdır. İki erişkin egonun savaşının ortasında kalan yardıma muhtaç bireyler olan çocuklar uzun vadede aile içinde yaşanan bu şiddet ortamının bedelini ödeyecek olanlardır. Psikolojik ve maddi şiddete maruz kalarak hayatını devam ettirmeye çalışan bireylerin bu savaştan galip çıkma ihtimali maalesef çok zayıftır.

Doğuştan güçlü bir karaktere, dışarıdan aldıkları güçlü bir desteğe sahip değillerse “kurban” olmaları neredeyse kaçınılmazdır.

EVLİLİK BİR TESLİMİYET Mİ?

Hayatının zorluklarıyla başa çıkamayan eşlerin genelde ilk yaptığı iş eşini suçlamaktır. Oysa birbirinden bağımsız olarak gelişmiş ve bir noktada birleşmiş iki hayatın yine bağımsız olarak devam edebilme ihtimali her zaman vardır.

Eşler kendilerini birbirlerine teslim edebilirler ama eşlerin olumsuz anlamıyla, bir diğerine “teslim olmasını” bekleyen bir ruh haline bürünmek tehlikelidir.

ÇOCUĞA EBEVEYNİNİ EVDE TUTMA GÖREVİ

Artık düzeni bozulan bir evlilikte eşlerden birisi evden uzaklaşmak istediğinde genellikle ortak çocuklara burada bir baraj olma görevi atanır. Çocuğun madden ve manen bu ayrılığın önüne geçmesi beklenir. Yani çocuğa eşlerden birisi veya yakın tanıdıklar tarafından asla başa çıkamayacağı bir görev verilir. Oysaki bir çocuk ne zihnen ne de ruhen böyle bir görevi yerine getirebilecek kapasitede değildir. O sadece ortak ilgi ve sevginin odağı olabilir.

ÖLDÜRECEK KADAR SEVMEK

Genelde erkek ebeveynlerde görülen bir tavır olmakla birlikte, parçalanmış aielerde diğer eşin geri dönüşünü sağlayamayan veya artık hayatla mücadele edemeyeceğine kanaat getiren eşin çocuklarının hayatına son verdikten sonra, kendi canına kıyması maalesef gün geçtikçe yaygın hale gelen bir davranış biçimi olmuştur. Bazen aralarında sorun yaşanmayan eşler de bu tablonun kurbanları arasına girebilmektedir.

SİLAHIN VERDİĞİ CESARET

Ateşli silahlarla ilgili en büyük çekincelerden birisi, taşıyana büyük bir cesaret vermesidir. O silaha sahip olmanın verdiği güven duygusu ile kullanabilme ihtimali kişiyi o silahı bir gün bir şekilde insanlara karşı kullanmakkonusunda teşvik edici olabilir. Diğer yandan, hayatının zorluklarının üstesinden gelemeyeceğine inanan ve kendisini yok etmeye karar veren bir insan, kendinden sonra sevdiklerinin kötü bir hayat yaşayacağını düşünerek önce onları, sonra da kendisini yok etmeyi deneyebilir.

Zaten bahsettiğimiz türdeki olayların daha çok görevi gereği silah taşıyan asker, polis ve benzer meslek guruplarında yaşanmasının temel sebeplerinden birisi de budur. Psikolojik travma ile bir araya gelen silah birgün mutlaka patlar. Patladığında da genelde maalesef aile içi travmanın taraflarını bulur.

 

patronlardunyasi.com

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde