Çakıcı ile hakimin ilginç diyalogları
Mahkemeye çıkan Alaattin Çakıcı, Türkiye üzerinde oyun içinde oyun oynandığını söyledi. Çakıcı, duruşmada ülke meselelerine el attı ve eleştirilerini sıraladı. İşte ilginç ifadeler.
21.12.2005 17:54
ABONE OL
Uludağ'da 1995 yılında eski eşi Nuriye Uğur Kılıç'ı öldürttüğü iddia edilen Alaattin Çakıcı, Bursa Birinci Ağır Ceza Mahkemesi'nde duruşmaya çıktı.
Çakıcı duruşmada, “yurtdışından küresel patronlar, kapitalist entel solcular, medya patronları ülkeyi ameliyat masasına yatırmışlar, oyun içinde oyun oynuyorlar. Oyun içinde yok olup gidecekler' dedi.
Duruşmada, hakkındaki suçlamalara ilişkin görüşünün sorulmasının ardından, değişik konulara girmek istediğini dile getiren Çakıcı, Türkiye’nin konjonktürüyle ilgili konuşmak istediğini söyledi.
“Sütten çıkmış ak kaşık değilim”
‘Sütten çıkmış ak kaşık olmadığını’ dile getiren Çakıcı 'sayın başkan, Fransa Cumhuriyeti Alaattin Çakıcı ile değil, Türkiye Cumhuriyeti ile bir anlaşma yapmıştır. Bana daha yasal olmadan yurtdışına çıkış yasağı konuldu. Türkiye'de yargılanmaya izin verilip verilmediğinin Fransız adli makamlarından sorulmasını talep ediyorum” şeklinde konuştu.
“Beni öldürmek istediler”
Çakıcı, Fransa’dan izin gelmesi halinde herşeyi doğru söyleyeceğine 'namus' sözü verdi. Alaattin Çakıcı 14 aralık 1999’da Türkiye’ye iade edildiğinde Kartal Özel Tip Kapalı Cezaevi’ne konulduğunu hatırlatarak, orada kendisini öldürmek isteyenlerin başarılı olamadığını savundu.
Mahkemenin, Viyana Eyalet Mahkemesi'nin kendisi hakkında soruşturma yapılabileceğine ilişkin yazılar bulunduğunu bildirmesi üzerine Çakıcı, 'Viyana Eyalet Mahkemesi'nin de Fransa yetkili mahkemelerinden bilgi alarak böyle bir izin vermesi gerekiyor. O zaman hem Viyana hem de Fransa yetkili mercilerine konunun sorulmasını talep ediyorum' diye konuştu.
“PKK neden terör örgütü ilan edilmiyor”
AKP’nin çoğunluk sağlayarak iktidara geldiğini hatırlatan Çakıcı, 'İçişleri Bakanı, neden PKK'yı terör örgütü ilan etmiyor? Bu ülkeyi bölmeye kimsenin hakkı yok. İster Başbakan, ister İçişleri Bakanı, kim üzerine alınırsa alınsın. Ben, idam edileceğimi bile bilsem Türkiye Cumhuriyeti'ni AİHM'e şikayet etmem. CIA, FBI ajanları geliyor, gidiyor. Bu ülke, geçmişin kirli insanlarıyla mı yönetilecek' şeklinde konuştu.
“Sesimi yükselttim, özür dilerim”
Duruşma sonrası, ‘duruşmada sesimi yükselttiğim için çok özür dilerim' diyen Çakıcı'ya, Mahkeme Başkanı, 'benim bundan bir şikayetim yok. Ülke sorunlarından çok konuştun. Yeri burası değil' dedi.
Uludağ'daki bir otelin lobisinde 20 ocak 1995'te meydana gelen olayda Alaattin Çakıcı'nın eski eşi Nuriye Uğur Kılıç, Abdurrahman Keskin'in silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetmişti.
Keskin, ömür boyu hapis cezasına çarptırılırken, cinayeti azmettirdiği öne sürülen Çakıcı hakkında da dava açılmıştı.
Çakıcı duruşmada, “yurtdışından küresel patronlar, kapitalist entel solcular, medya patronları ülkeyi ameliyat masasına yatırmışlar, oyun içinde oyun oynuyorlar. Oyun içinde yok olup gidecekler' dedi.
Duruşmada, hakkındaki suçlamalara ilişkin görüşünün sorulmasının ardından, değişik konulara girmek istediğini dile getiren Çakıcı, Türkiye’nin konjonktürüyle ilgili konuşmak istediğini söyledi.
“Sütten çıkmış ak kaşık değilim”
‘Sütten çıkmış ak kaşık olmadığını’ dile getiren Çakıcı 'sayın başkan, Fransa Cumhuriyeti Alaattin Çakıcı ile değil, Türkiye Cumhuriyeti ile bir anlaşma yapmıştır. Bana daha yasal olmadan yurtdışına çıkış yasağı konuldu. Türkiye'de yargılanmaya izin verilip verilmediğinin Fransız adli makamlarından sorulmasını talep ediyorum” şeklinde konuştu.
“Beni öldürmek istediler”
Çakıcı, Fransa’dan izin gelmesi halinde herşeyi doğru söyleyeceğine 'namus' sözü verdi. Alaattin Çakıcı 14 aralık 1999’da Türkiye’ye iade edildiğinde Kartal Özel Tip Kapalı Cezaevi’ne konulduğunu hatırlatarak, orada kendisini öldürmek isteyenlerin başarılı olamadığını savundu.
Mahkemenin, Viyana Eyalet Mahkemesi'nin kendisi hakkında soruşturma yapılabileceğine ilişkin yazılar bulunduğunu bildirmesi üzerine Çakıcı, 'Viyana Eyalet Mahkemesi'nin de Fransa yetkili mahkemelerinden bilgi alarak böyle bir izin vermesi gerekiyor. O zaman hem Viyana hem de Fransa yetkili mercilerine konunun sorulmasını talep ediyorum' diye konuştu.
“PKK neden terör örgütü ilan edilmiyor”
AKP’nin çoğunluk sağlayarak iktidara geldiğini hatırlatan Çakıcı, 'İçişleri Bakanı, neden PKK'yı terör örgütü ilan etmiyor? Bu ülkeyi bölmeye kimsenin hakkı yok. İster Başbakan, ister İçişleri Bakanı, kim üzerine alınırsa alınsın. Ben, idam edileceğimi bile bilsem Türkiye Cumhuriyeti'ni AİHM'e şikayet etmem. CIA, FBI ajanları geliyor, gidiyor. Bu ülke, geçmişin kirli insanlarıyla mı yönetilecek' şeklinde konuştu.
“Sesimi yükselttim, özür dilerim”
Duruşma sonrası, ‘duruşmada sesimi yükselttiğim için çok özür dilerim' diyen Çakıcı'ya, Mahkeme Başkanı, 'benim bundan bir şikayetim yok. Ülke sorunlarından çok konuştun. Yeri burası değil' dedi.
Uludağ'daki bir otelin lobisinde 20 ocak 1995'te meydana gelen olayda Alaattin Çakıcı'nın eski eşi Nuriye Uğur Kılıç, Abdurrahman Keskin'in silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetmişti.
Keskin, ömür boyu hapis cezasına çarptırılırken, cinayeti azmettirdiği öne sürülen Çakıcı hakkında da dava açılmıştı.
