Zeytinyağında kim oyun oynuyor?
Stokçular yine devrede. Ramazan ayını da fırsat bilip, yeni bir fiyat artışı varmış gibi algı yönetiyorlar. Uyanıklara fırsat vermeyin, tüketici olarak gerekli tavrı gösterin.
03.07.2015 15:10
ABONE OL
Geçen hafta birden bire zeytinyağı fiyatlarıyla ilgili haberler çıkmaya başladı. Haberlerde fiyatların 20 TL’yi bulduğu, dünyanın en pahalı zeytinyağını kullandığımız vurgulanıyordu. Ancak bu haberler yeni değil.
Şubat sonunda yaptığımız haberlerde sızma zeytinyağının 2013 yılında üreticiden çıkış fiyatının 7 TL’den 13 TL’ye çıktığını perakende noktalarında da 20 TL’yi aştığını yazmıştık. O dönem görüştüğümüz, üretici, ihracatçı ve sanayiciler fiyatlardaki yüksekliğin İspanya ve İtalya’daki rekolte düşüşleri, Türkiye’de de beklentinin altında kalan rekoltenin etkili olduğunu vurguluyorlardı. Aradan 3 ay geçti.
Aslında sızma zeytinyağıyla ilgili verilerde bir değişimlik söz konusu değil. Bu noktada başka bir konu gündeme geliyor. Üreticinin zeytinyağını uzun süre elinde tutacak bir gücü yok. Zeytin işini bilenler bilir. Hasattan çok kısa bir süre sonra üreticiler ellerindeki zeytinleri ya fabrikalara ya da bu işin toptancılarına satar.
Dolayısıyla üretici elindeki yağı vermiyor bahanesi çok yerinde değil. Ramazan ayının ilk haftasında çıkan bu yağ haberleri akla bir tek ihtimali getiriyor. Stokçular yine devrede. Ramazan ayını da fırsat bilip, yeni bir fiyat artışı varmış gibi algı yönetiyorlar. Uyanıklara fırsat vermeyin, tüketici olarak gerekli tavrı gösterin.
Tabi burada Gıda, Tarım ve Hayvancılık bakanlığı bürokratlarına da büyük iş düşüyor. Piyasayı bozmaya çalışanları yakın takibe almalarında fayda var. Belki elbirliği ile ikinci bir fiyat hareketinin önüne geçilmiş olunur. Böylece zeytinyağının daha da pahalılaşması engellenmiş olur…
Para dergisi
Şubat sonunda yaptığımız haberlerde sızma zeytinyağının 2013 yılında üreticiden çıkış fiyatının 7 TL’den 13 TL’ye çıktığını perakende noktalarında da 20 TL’yi aştığını yazmıştık. O dönem görüştüğümüz, üretici, ihracatçı ve sanayiciler fiyatlardaki yüksekliğin İspanya ve İtalya’daki rekolte düşüşleri, Türkiye’de de beklentinin altında kalan rekoltenin etkili olduğunu vurguluyorlardı. Aradan 3 ay geçti.
Aslında sızma zeytinyağıyla ilgili verilerde bir değişimlik söz konusu değil. Bu noktada başka bir konu gündeme geliyor. Üreticinin zeytinyağını uzun süre elinde tutacak bir gücü yok. Zeytin işini bilenler bilir. Hasattan çok kısa bir süre sonra üreticiler ellerindeki zeytinleri ya fabrikalara ya da bu işin toptancılarına satar.
Dolayısıyla üretici elindeki yağı vermiyor bahanesi çok yerinde değil. Ramazan ayının ilk haftasında çıkan bu yağ haberleri akla bir tek ihtimali getiriyor. Stokçular yine devrede. Ramazan ayını da fırsat bilip, yeni bir fiyat artışı varmış gibi algı yönetiyorlar. Uyanıklara fırsat vermeyin, tüketici olarak gerekli tavrı gösterin.
Tabi burada Gıda, Tarım ve Hayvancılık bakanlığı bürokratlarına da büyük iş düşüyor. Piyasayı bozmaya çalışanları yakın takibe almalarında fayda var. Belki elbirliği ile ikinci bir fiyat hareketinin önüne geçilmiş olunur. Böylece zeytinyağının daha da pahalılaşması engellenmiş olur…
Para dergisi
