Nilhan Sultan'a 500 Milyar Dolarlık Osmanlı borçları tepkisi

Nilhan Sultan'a 500 Milyar Dolarlık Osmanlı borçları tepkisi

II. Abdülhamid'in mal varlığını alamaması durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceğini söyleyen Nilhan Osmanoğlu'na Twitter'dan vatandaşlar tepki gösterdi.

Nilhan Sultan'a 500 Milyar Dolarlık Osmanlı borçları tepkisi
16px
24px
02.02.2017 14:51
ABONE OLgoogle

Vatandaşlar Osmanoğlu'nu Türkiye Cumhuriyeti'nin ödediği Osmanlı'dan kalan dış borçlara ortak olmaya davet etti. Bugünkü hesapla Türkiye Cumhuriyeti 500 milyar dolar değerinde Osmanlı dış borcu devralıp, kuruşu kuruşuna ödemişti.

II. Abdülhamid’in torunu Nilhan Osmanoğlu’nun Suada ve II. Adülhamid’in üzerine olduğunu belirttiği bazı taşınmazlarda hak iddia etmesi gündem oldu. Suada'nın tapusunun II. Abdülhamit'in üzerinde olduğunu söyleyen Osmanoğlu, birçok yer gibi buralarda da haklarının olduğunu ve veraset davasından sonuç alamamaları halinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceğini söyledi.

Abdülhamit’in torunu Galatasaray Adası’nı istiyor

Osmanoğlu’nun bu sözlerine Twitter’da vatandaşlar tepki gösterdi. Twitter kullanıcılarının bir bölümü Osmanoğlu’nun miras hakkı talep ettiğine göre cumhuriyetin Osmanlı adına ödediği dış borçlara da sahip çıkması gerektiğini belirterek Osmanoğlu’nu bu borçlara sahip çıkmaya davet etti.

Türkiye’nin Osmanlı devletinin dış borçlarını nasıl ödeyeceğinin detayları Lozan Anlaşması sırasında netleşmişti. Buna göre Türkiye Osmanlı’nın 1912 öncesi borçlarının yüzde 62’sini, 1912 sonrası borçlarının ise yüzde 77’sini üstlendi.

İTHALATI KISITLAYAMADIK

Dünya Bankası’nda Türkiye adına guvernörlük (bir kamu kurumunu yöneten kişi) görevini de üstlenen ve Hazine Müsteşarlığı’nda çalışmış olan ekonomi yazarı Mahfi Eğilmez’in kişisel internet sitesi Mahfiegilmez.com’da kaleme aldığı ‘Osmanlı’dan Devraldığımız Borçlar’ başlıklı yazıda Osmanlı dış borçlarının durumu şöyle anlatılıyor: Lozan Antlaşmasına göre 1912 öncesi borçların % 62si, 1912 sonrası borçların % 77’si Türkiye’ye kalmıştır. Lozan Antlaşması Türkiye Cumhuriyeti’ne serbest bir dış ticaret politikası yürütme zorunluluğu getirmiş, ithalatı kısıtlayıcı önlemler alınmamasını öngörmüştür.
Türkiye, bu sistemle ciddi miktarda cari açık vermeye başlamıştır. Bir yandan Osmanlı borçları bir yandan büyüyen cari açık Türkiye’yi çok sıkıntılı bir duruma sokmuştur. 1929 Büyük Depresyonu’nun batılı ülkelerde yarattığı yıkım Lozan Antlaşması’na taraf olan ülkelerin kendi dertlerine düşmesine yol açınca Türkiye Lozan Antlaşması’nın serbest ticaret hükmünü askıya alarak ithalat kısıtlamaları ve devletçi ekonomi politikası izlemeye dönmüştür. Bu dönüşü ithal ikamesi politikası, KİT’lerin kuruluşu, sanayi planları (yani planlı ekonomik kalkınma modeli) ve Türk Parasının Kıymetini Koruma mevzuatı izlemiştir.

TAM 100 YIL SÜRDÜ

Cumhuriyet’in Osmanlı’dan devralınan borçların ödemesi 1954 yılına kadar sürdü. İlk dış borçlanmanın Kırım Savaşı ile 1854 yılında yapıldığı düşünüldüğünde borçların tamamının ödenmesi tam 100 yıl sürdü.

O YILLARDA 500 MİLYAR DOLAR ÖDEDİK

Eğilmez yazısında Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlı’dan aldığı dış borcun 145 milyon Osmanlı altın lirası tutarında olduğunu belirtiyor. Eğilmez’in yaptığı hesaba göre bugünkü kurla hesaplandığında Osmanlı’nın borçlarının 500 milyar dolara denk geliyor. 2015 yılında Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasılası 1 trilyon 953 milyar 561 milyon TL idi. Yani 671 milyar dolardı. (31 Aralık 2015 kuru: 2.91) Buradan hesapla Türkiye’nin yıllar yıllar önce nasıl büyük bir dış borç yükü altına girdiği gözlenebilir.

NİLHAN OSMANOĞLU KİMDİR?

Osmanlı Hanedanı’nın hayattaki 15 kadın üyesinden (sultan) biri olan Nilhan Osmanoğlu Sultan, 1987 İstanbul doğumlu. Babası Orhan Osmanoğlu Şam, dedesi Harun Osmanoğlu Cünye-Lübnan’da doğdu. Harun Efendi’nin babası Şehzade Mehmed Abdülkerim Efendi ile Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın en büyük oğlu olan dedesi Mehmed Selim Efendi, hanedan üyelerinin 1924’de yurt dışına çıkarılması sırasında Beyrut’a gittiler. Mehmed Abdülkerim Efendi, Şam’da evlendikten sonra 1930 ve 1932 doğumlu iki çocuğunu küçük yaşta yetim bırakarak 1935’te hayatını kaybetti. Mehmed Selim Efendi’nin de 1937’de vefatından sonra, Harun Osmanoğlu’nun annesinden başka kimsesi kalmadı. Uzun sürgün yılları süresince yad ellerde hayat mücadelesi veren aile, 1974’de hanedan üyelerinin vatana dönmelerine izin verilmesinden hemen sonra Şam’dan İstanbul’a geldi. Lefke Avrupa Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü mezunu olan Nilhan Osmanoğlu, Orhan Osmanoğlu’nun en büyük çocuğu.

İŞTE VATANDAŞLARIN ÜZERİNDEN OSMANOĞLU’NA GÖSTERDİĞİ TEPKİLER

 

">2 Şubat 2017
">2 Şubat 2017
">2 Şubat 2017
">2 Şubat 2017
E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde