Murat Özyeğin'den flaş Ali Koç açıklaması
Murat Özyeğin, TÜSİAD'ın yönetim kurulunda Koç Holding'den Ali Koç ile birlikte yer almalarının ardından basında çıkan "TÜSİAD yönetimine küs olan iki aile girdi" haberlerine ne dedi?
22.03.2015 14:26
ABONE OL
Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin, son günlerde Türk bankacılık sektörüne yönelik çıkış haberleri ile ilgili, "HSBC'den bu hafta pazarlama yapmak için arkadaşlar geldi. Çıkma niyetleri olsa neden benden randevu alsınlar ki?" dedi.
Özyeğin, aynı zamanda Endeavor Türkiye'de 8 yıldır yönetim kurulu üyesi olduğunu, son 2 yıldır da buna ek olarak başkanlık görevi yürüttüğünü söyledi.
Özyeğin, Endeavor ağında mart 2015 itibariyle 46 girişimci, 150 üye ve 200'e yakın partnerin yer aldığı bilgisini verdi.
Sadece etkin girişimleri desteklediklerini vurgulayan Özyeğin, Türkiye'de girişimciliğin daha fazla yayılması adına yatırım bankası JP Morgan ile bir program oluşturduklarını, buna göre Koç, Sabancı ve Özyeğin gibi Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinin akademisyenleri ile başarılı girişimcilerin hikayelerini anlattıkları videolar, vaka çalışmaları ürettiklerini ifade etti.
"En çok takdir ettiğim girişimci Bill Gates"
Özyeğin, dünya genelinde en çok takdir ettiği girişimcilerin başında Microsoft'un kurucusu Bill Gates'in geldiğini söyledi.
Apple'ın ise dünyanın en büyük kurum içi girişimcilik örneklerinden birisi olduğunu belirten Özyeğin, "Girişimcilik illa sıfırdan bir sermaye ile iş kurmak demek değildir. Büyük kurumlar içinde de değişim katalizörü, değişimi tetikleyen insanlar oluyor. Bunlar da kurum içi girişimciler oluyor" dedi.
Endeavor'a seçilen ve beğeni toplayan şirketlere rehber ağındaki isimlerin ortak olup olmadıkları ile ilgili de konuşan Özyeğin, burada fırsatçı bir görüntü çizmek istemediklerini, yönetim kurulu üyeleri olarak yatırım konusuna pek girmediklerini dile getirdi.
Türkiye'de bankacılık kredilerinin ipoteğe dayalı bulunduğunu, çok fazla girişimcilik konseptli kredi olmadığını, ABD'de Amerika'da iş planına göre kredi vermenin yaygın olduğunu belirten Özyeğin, "Ama bizde, arsası ya da bina gibi ipotek olabilecek bir şeyi var mı diye bakıyoruz. Bankacılık Kanunu da bunu gerektiriyor" şeklinde konuştu.
Özyeğin, ABD'deki yeni işlerin yüzde 80'inin son 5 yılda kurulan şirketler tarafından oluşturulduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın girişimcilik konusunu ön planda tuttuğunu vurgulayan Özyeğin, KOBİ'lere destek anlamında verilen kredilerin, ayrılan sermayenin hepsi istekliymiş gibi değerlendirilebileceğini, KOBİ'lere verilen kredilerin önünün açılabileceğini ifade etti.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun (TÜBİTAK) da geçmişe göre daha çok destek verdiğini anımsatan Özyeğin, Türkiye'nin girişimciliği gerektiği gibi gündeminde tuttuğunun altını çizdi.
"Kur, 2,50'lerde stabilize olabilir"
Özyeğin, ekonomiye dair genel konularda da değerlendirmelerde bulundu.
Kurdaki artışa ilişkin piyasada yoğun bir dolar talebi olduğuna inanmadığını belirten Özyeğin, "Bence bir yerde stabilize olacaktır. Kur, 2,50'lerde stabilize olabilir. Bence dolar/TL'de bir daha 2,20-2,30'lar zor görülür" dedi.
Kurdaki artışları ithal ürünlere yansıtmak zorunda kalacaklarını aktaran Özyeğin, alım fiyatlarının direkt dolar üzerinden olduğu için fiyatlarda değişimin yaşanacağını söyledi.
Özyeğin, son günlerde Türk bankacılık sektörüne yönelik çıkış haberleri ile ilgili ise, "HSBC'den bu hafta pazarlama yapmak için arkadaşlar geldi. Pek öyle çıkıyorlar gibi bir hallerini görmedim. Kulislerde ben de çıkacaklarına yönelik haberler okudum. Ama çıkma niyetleri olsa neden benden randevu alsınlar ki?" şeklinde konuştu.
Fibabanka olarak kredi kartı markası oluşturma gibi bir planları olmadığına işaret eden Özyeğin, "Biz yıllar önce Finansbank'ın sahibi iken banka 300 bin kredi kartından sonra kara geçiliyordu. Yani 300 bin 1'inci kartta kar edilmeye başlanıyordu. Şimdi bu rakam 2,5 milyon kart oldu" ifadelerini kullandı.
Fibabanka olarak halka arz düşünmediklerini bildiren Özyeğin, yurt dışından Türkiye'ye bankacılık yapmak üzere girmek isteyen gruplardan ortaklık teklifleri geldiğini, bu konuda Orta Doğu'dan da Avrupa'dan da talep olduğunu dile getirdi.
Sağlık sektörü ile yakından ilgilendiklerini anlatan Özyeğin, yakın dönemde yeni hastaneleri bünyelerine katabileceklerinin altını çizdi.
ALİ KOÇ'LA O HABERE ÇOK GÜLDÜK
Özyeğin, TÜSİAD'ın yönetim kurulunda Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç ile birlikte yer almalarının ardından basında çıkan "TÜSİAD yönetimine küs olan iki aile girdi" haberlerine yönelik ise şunları kaydetti:
"Ali bey ile ben çok kadim dostlarız. Birlikte çok yemek yedik ve yemeğe de devam ediyoruz. Bu haber çıkınca beraber çok güldük."
Babası Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin ile her konuyu çok açık bir şekilde tartıştıklarını vurgulayan Özyeğin, hatta birbirlerini karşılıklı olarak yatırımdan vazgeçirdiklerinin olduğunu, konu iş olunca duygularını devreye sokmadan objektif olarak değerlendirme yapabildiklerini sözlerine ekledi.
İLGİLİ HABER: TÜSİAD yönetiminde küs olan iki aile girdi
Özyeğin, aynı zamanda Endeavor Türkiye'de 8 yıldır yönetim kurulu üyesi olduğunu, son 2 yıldır da buna ek olarak başkanlık görevi yürüttüğünü söyledi.
Özyeğin, Endeavor ağında mart 2015 itibariyle 46 girişimci, 150 üye ve 200'e yakın partnerin yer aldığı bilgisini verdi.
Sadece etkin girişimleri desteklediklerini vurgulayan Özyeğin, Türkiye'de girişimciliğin daha fazla yayılması adına yatırım bankası JP Morgan ile bir program oluşturduklarını, buna göre Koç, Sabancı ve Özyeğin gibi Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinin akademisyenleri ile başarılı girişimcilerin hikayelerini anlattıkları videolar, vaka çalışmaları ürettiklerini ifade etti.
"En çok takdir ettiğim girişimci Bill Gates"
Özyeğin, dünya genelinde en çok takdir ettiği girişimcilerin başında Microsoft'un kurucusu Bill Gates'in geldiğini söyledi.
Apple'ın ise dünyanın en büyük kurum içi girişimcilik örneklerinden birisi olduğunu belirten Özyeğin, "Girişimcilik illa sıfırdan bir sermaye ile iş kurmak demek değildir. Büyük kurumlar içinde de değişim katalizörü, değişimi tetikleyen insanlar oluyor. Bunlar da kurum içi girişimciler oluyor" dedi.
Endeavor'a seçilen ve beğeni toplayan şirketlere rehber ağındaki isimlerin ortak olup olmadıkları ile ilgili de konuşan Özyeğin, burada fırsatçı bir görüntü çizmek istemediklerini, yönetim kurulu üyeleri olarak yatırım konusuna pek girmediklerini dile getirdi.
Türkiye'de bankacılık kredilerinin ipoteğe dayalı bulunduğunu, çok fazla girişimcilik konseptli kredi olmadığını, ABD'de Amerika'da iş planına göre kredi vermenin yaygın olduğunu belirten Özyeğin, "Ama bizde, arsası ya da bina gibi ipotek olabilecek bir şeyi var mı diye bakıyoruz. Bankacılık Kanunu da bunu gerektiriyor" şeklinde konuştu.
Özyeğin, ABD'deki yeni işlerin yüzde 80'inin son 5 yılda kurulan şirketler tarafından oluşturulduğunu söyledi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın girişimcilik konusunu ön planda tuttuğunu vurgulayan Özyeğin, KOBİ'lere destek anlamında verilen kredilerin, ayrılan sermayenin hepsi istekliymiş gibi değerlendirilebileceğini, KOBİ'lere verilen kredilerin önünün açılabileceğini ifade etti.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun (TÜBİTAK) da geçmişe göre daha çok destek verdiğini anımsatan Özyeğin, Türkiye'nin girişimciliği gerektiği gibi gündeminde tuttuğunun altını çizdi.
"Kur, 2,50'lerde stabilize olabilir"
Özyeğin, ekonomiye dair genel konularda da değerlendirmelerde bulundu.
Kurdaki artışa ilişkin piyasada yoğun bir dolar talebi olduğuna inanmadığını belirten Özyeğin, "Bence bir yerde stabilize olacaktır. Kur, 2,50'lerde stabilize olabilir. Bence dolar/TL'de bir daha 2,20-2,30'lar zor görülür" dedi.
Kurdaki artışları ithal ürünlere yansıtmak zorunda kalacaklarını aktaran Özyeğin, alım fiyatlarının direkt dolar üzerinden olduğu için fiyatlarda değişimin yaşanacağını söyledi.
Özyeğin, son günlerde Türk bankacılık sektörüne yönelik çıkış haberleri ile ilgili ise, "HSBC'den bu hafta pazarlama yapmak için arkadaşlar geldi. Pek öyle çıkıyorlar gibi bir hallerini görmedim. Kulislerde ben de çıkacaklarına yönelik haberler okudum. Ama çıkma niyetleri olsa neden benden randevu alsınlar ki?" şeklinde konuştu.
Fibabanka olarak kredi kartı markası oluşturma gibi bir planları olmadığına işaret eden Özyeğin, "Biz yıllar önce Finansbank'ın sahibi iken banka 300 bin kredi kartından sonra kara geçiliyordu. Yani 300 bin 1'inci kartta kar edilmeye başlanıyordu. Şimdi bu rakam 2,5 milyon kart oldu" ifadelerini kullandı.
Fibabanka olarak halka arz düşünmediklerini bildiren Özyeğin, yurt dışından Türkiye'ye bankacılık yapmak üzere girmek isteyen gruplardan ortaklık teklifleri geldiğini, bu konuda Orta Doğu'dan da Avrupa'dan da talep olduğunu dile getirdi.
Sağlık sektörü ile yakından ilgilendiklerini anlatan Özyeğin, yakın dönemde yeni hastaneleri bünyelerine katabileceklerinin altını çizdi.
ALİ KOÇ'LA O HABERE ÇOK GÜLDÜK
Özyeğin, TÜSİAD'ın yönetim kurulunda Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç ile birlikte yer almalarının ardından basında çıkan "TÜSİAD yönetimine küs olan iki aile girdi" haberlerine yönelik ise şunları kaydetti:
"Ali bey ile ben çok kadim dostlarız. Birlikte çok yemek yedik ve yemeğe de devam ediyoruz. Bu haber çıkınca beraber çok güldük."
Babası Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin ile her konuyu çok açık bir şekilde tartıştıklarını vurgulayan Özyeğin, hatta birbirlerini karşılıklı olarak yatırımdan vazgeçirdiklerinin olduğunu, konu iş olunca duygularını devreye sokmadan objektif olarak değerlendirme yapabildiklerini sözlerine ekledi.
İLGİLİ HABER: TÜSİAD yönetiminde küs olan iki aile girdi
