Mehmet Şimşek: Türkiye için en kötüsü geride kaldı

Mehmet Şimşek: Türkiye için en kötüsü geride kaldı

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek: İşin özü şu, Türkiye için en kötüsü geride kaldı

Mehmet Şimşek: Türkiye için en kötüsü geride kaldı
16px
24px
27.03.2017 05:58
ABONE OLgoogle

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye ve dünya ekonomisinde son gelişmelere dair değerlendirmelerini paylaştı.

Türkiye için en kötünün geride kaldığını belirten Şimşek, global ekonomide ise korumacılık rüzgarlarına dikkat çekti.

Şimşek, İzmir Ticaret Borsası tarafından bir otelde düzenlenen Borsa Söyleşileri'nde, "Altını çiziyorum Türkiye’yle ilgili kötümser olmayın, evet zor dönem ama büyük oranda geride kaldı. Evet, dünyada sıkıntılar var ama biz dünyanın karşı karşıya kaldığı tuzaklara düşmek istemiyoruz, içimize kapanmak istemiyoruz, dışa açık, karşılıklı menfaat üzerinde, rekabetçi şekilde yolumuza devam etmek istiyoruz, kendimize güveniyoruz." dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

"Evet, dünyada sıkıntılar var ama biz dünyanın karşı karşıya kaldığı tuzaklara düşmek istemiyoruz, içimize kapanmak istemiyoruz, dışa açık karşılıklı menfaat üzerinde, rekabetçi şekilde yolumuza devam etmek istiyoruz, kendimize güveniyoruz. Geçmişte Türkiye bunu başardı, 2000’li yıların başında önemli reformlar yapıldı, tekrar yaparız, tekrar sınıf atlarız, bir sonraki sınıf üst gelir grubu.

Bu kötümser havayı yıkmak da İzmir’e düşüyor. Türkiye tekrar güçlü, yüksek büyüme patikasına oturacak en ufak bir tereddüdüm yok. Sadece bizim hızlı bir şekilde iç ve dış şoklardan sıyrılıp normal bir döneme girmemiz lazım. Bunun da yakın olduğuna inanıyorum."

Başbakan Yardımcısı Şimşek, Ortadoğu’da mezhep ve etnik kimlik eksenli fay hatlarının komşu ülkeler ve güçlü ülkeler tarafından kullanıldığını, Türkiye'nin bu coğrafyaya ancak daha çok demokrasi, hak ve özgürlükle, kardeşlik hukuku ve üniter yapı içinde istikrar gelebileceğine inandığını, diğer tüm alternatiflerin yıkım ve savaş getireceğini sıklıkla dile getirdiğini hatırlattı.

"İŞİN ÖZÜ ŞU, TÜRKİYE İÇİN EN KÖTÜSÜ GERİDE KALDI"

Küresel kriz ve Avrupa borç krizinin Türkiye'nin pazarını ciddi bir şekilde hırpaladığını, 2007'de Avrupa Birliği'ne yüzde 57 oranında olan ihracatın, 2012'de yüzde 38'e kadar düştüğünü hatırlatan Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İşin özü şu, Türkiye için en kötüsü geride kaldı. Bu coğrafyada büyük öngörülerde bulunmak kolay değil ama muhtemelen. Darbe girişiminin bertaraf edilmesi, ondan sonrasına ilişkin devlete çöreklenmiş yapının önemli ölçüde ayıklanmış olması önemli. Suriye'deki, Irak'taki boşluktan yararlanan bölücü terör örgütüne yönelik olarak güvenlik güçlerimizin olağanüstü çabasıyla tehdidin bertaraf edildiğini düşünüyorum. O strateji o hendeklere gömüldü. Bu önemli çünkü Suriye'deki bir takım çabaları herhalde Türkiye'de sahnelemek istiyorlardı. Güvenlik güçleri vatandaşa zarar vermeden o tehditi bertaraf etti.

Geriye doğru baktığımızda kolay olmayan bir dönemdi ama önümüze bakmamız lazım. O nedenle de 16 Nisan aradan çıktıktan sonra Türkiye tekrar yoğun bir şekilde kaldığı yerden yapısal reform günlerine dönecek, dönmek durumunda. Türkiye'nin iyi bir yol haritası var, gerek mikro anlamda gerekse makro anlamda bütün reform alanlarına ilişikin önemli çalışmaları yaptık. Bu çalışmaların bir kısmı hayata da geçti. Ümitvar olmak lazım ama onu destekleyecek tabii ki adım lazım."

KORUMACILIK RÜZGARLARI

Küresel kriz sonrası dünya ekonomisinin de zor bir dönemden geçtiğini, korumacılık politikalarının ağırlık kazanmaya başladığını anlatan Şimşek, son G20 Toplantısı'nda ABD’nin sonuç bildirgesine korumacılığı ima eden açıklama konması için diretmesi nedeniyle daha önce alınan "ticarette korumacılığın olamayacağı" yönündeki ifadelerin sulandırıldığını söyledi.

Avrupa’nın da bir seçim döneminden geçtiğine işaret eden Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Avrupa'daki söylemlere, görüntülere baktığınız zaman acaba 1. Dünya Savaşı öncesine mi döndük, ırkçılık, yabancı düşmanlığı… Hatta İslamofobi konusunda Ortaçağlara mı gidiyoruz diye sorduğumuz oluyor.

Bu tehditler bertaraf edildikten sonra Türkiye, demokratik standartlarını, hukuk devletini iyileştirme, güçlendirme çabalarına kaldığı yerden devam edecek. Başımıza bu felaketler gelmese olağanüstü hal niye getirilsin ki ? Ben inanıyorum ki en kötüsü geride kaldı. Normalleşme açısından önemli bir eşikteyiz. Anayasa değişikliği de bu anlamda bir katalizör. Biz ancak daha çok demokrasi daha çok hak ve özgürlük, daha çok dışa açıklıkla daha müreffeh bir ülke haline geleceğiz, biz içe kapanmayacağız."

"İÇİMİZE KAPANMAK İSTEMİYORUZ"

Avrupa ile yaşanan sürtüşmelere rağmen Gümrük Birliği güncellemesinin kabul edildiğini, Körfez ülkeleriyle bölgesel anlamda bir serbest ticaret anlaşması üzerinde konuştuklarını anlatan Şimşek, eğitimde de reform çabalarının devam ettiğini, okul öncesi eğitim ve tam gün eğitimin zorunlu olacağını dile getirdi.

"Yabancı dil eğitimi konusunda da 5. sınıfta acaba full bir yıl hazırlık sınıfı yapabilir miyiz diye ciddi ciddi tartışıyoruz." diyen Mehmet Şimşek, İzmirliler’in bu dönemde rahat olması ve ihracata, istihdam seferberliğine yoğunlaşması gerektiğini vurguladı.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde