İrfan Değirmenci'ye Kanal D'den kovulduğunu telefonla bildirmişler

İrfan Değirmenci'ye Kanal D'den kovulduğunu telefonla bildirmişler

İşine son verildiğini telefonla öğrenen İrfan Değirmenci, “Annem ‘Üzülme, iyiler sonunda mutlaka kazanır’ diye teselli etti.

İrfan Değirmenci'ye Kanal D'den kovulduğunu telefonla bildirmişler
16px
24px
13.02.2017 08:02
ABONE OLgoogle

Gazeteciler haber olmaz, haber yapar. Ama günümüz Türkiye'sinde bu durum değişti. Artık hapse atılan, kovulan, sosyal medyada linç edilen gazeteciler haber oluyor. Hafta sonu da, 10 yıldır, her iş günü sabahı ekranlarımıza konuk olan Kanal D'nin sabah haberlerini sunan gazeteci İrfan Değirmenci konuşuldu.

Çünkü Değirmenci, anayasa değişikliği paketi konusunda 16 Nisan'da yapılacak referandumda “hayır” oyu vereceğini Twitter hesabından paylaştı diye işten çıkarıldı. Kendisiyle, yaşadıklarını konuştuk. İşte anlattıkları:

TELEFONLA BİLDİRDİLER: Cuma günü benim de sıralarından geçtiğim Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nin maruz kaldığı muameleyi gördüm. O duyguyla da oturup her vatandaş gibi, devletin önümüzde koyduğu iki seçenekten birisine oyumu kullanacağımı açıkladım. İşyerinden aradılar, işime son verildiğini söylediler. Bir saat sonra, bildiriyi internet sayfalarına koyduklarını gördüm.

İYİLER MUTLAKA KAZANIR: Annemin haberi yoktu. Onlar Ankara'dalar, ben ise İstanbul'dayım. Anneme nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum ki, beni aradı. Halk TV izliyormuş, alt yazıdan görmüş. Bana, üzülmememi söyledi. “İyiler sonunda mutlaka kazanır” dedi. 4.5 yıl pek çok şeyi göze alarak mağdurların sesini duyurmaya çalıştık. İlk arayanlar da yıllarca haberlerini yaptığımız, ekrandan sesleri duyurduğumuz mağdurlar oldu. İşte o zaman, ‘bunca yıl boşuna kürek çekmemişiz' dedik… ‘Görüşlerinize katılmasam da, söz söylemeye devam etmenizi istiyorum” diyenler oldu.

Doğan Grubu'ndan çifte standart... 'Evet' diyene ses yok, 'Hayır' diyeni 'ilke' diye kovdular

BELKİ BİR İŞE YARAR: İşsiz kalan pek çok gazeteci var. Hapse atılan, geçmişte canından olan meslek büyüklerim var. Pazartesi günü ekranlarını açıp da beni göremeyenler belki de ülkede bir şeylerin ters gittiğini, her şeyin normal olmadığını görecekler. Benimkisi bir küçücük kıvılcım olur herhalde. Hayırlısı olacak. Gençler diyorlar ya; ‘Simit sat, onurlu yaşa' diye. İşte o çok önemli. Bir kuru ekmekle doyar insan. Milyonları olup doymayanlar da var…

BU ÜLKENİN BİRİKİMİYİZ: Referandum kampanyasında farklı görüş beyan edenlerin ötekileştirilmesine itirazım var. Benim dedem Toroslar'dan göçebe bir yörük. Diğer dedem Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk öğretmenlerinden. Dedemin babası İstiklal Savaşı'nda savaşmış. Bizi bu topraklardan atamazlar.

Doğan Grubu'nda 'Hayır' kıyımı başladı... Posta yazarı Hakan Çelenk işten atıldı

MAĞDURİYET ALGISI: İşten çıkarılmam konusunda ‘danışıklı dövüş mü' diye yazanlar oldu. “Algı operasyonu, üst akılın işi, danışıklı dövüş” diye yazılması gerçekten üzüntü verici.

KAHRAMAN DEĞİLİM: Ben bir kahraman değilim. Ama hain de değilim. Kimse, sadece devletin sorduğu bir soruda, ‘a' ya da ‘b' şıkkını işaretledi diye, kimseyi yaftalayamaz. Biz ülkemizi konuşmak zorundayız. Bunu hayatları boyunca yapan, dokuz köyden kovulup, 10. köyden yazmaya çalışan meslek büyüklerim var, bedel ödemiş meslek büyüklerim var. Biz de geçtik bu kervandan. Yarına, umutla direnenler ve halkının yanında duranlar kalıyor…

ÖTEKİLEŞTİRENLERİN ROMANINI YAZIYOR

40 yaşındaki İrfan Değirmenci, 12 yıl Ankara'da muhabirlik yaptıktan sonra, İstanbul'a taşındı. Önce Fox, ardından da Kanal D'nin sabah haberlerinin yüzü oldu.

İşsizliğinin ilk gününü barınaktan sahiplenip ‘Kızım' adını verdiği köpeğiyle geçiren Değirmenci, önümüzdeki süreçte ekmeğini kalemiyle kazanmaya kararlı olduğunu söyledi. İrfan Değirmenci sözlerini şöyle sürdürdü: “Toplumda ötekileştirilen, istenmeyenlerin romanını yazıyorum. Hayatımı kalemimle kazanacağım.”

İŞTE ‘HAYIR' MANİFESTOSU

Değirmenci, neden ‘hayır' oyu vereceğini böyle açıkladı…
– Bilim insanını, sanatçıyı, yazarı, çizeri, öğrenciyi, işçiyi, çiftçiyi, itaat etmeyen herkesi düşman bilene…
– İrademi, hakkımda karar verme yetkisini teslim edeceğim kişiden adalet önünde hesap soramayacak olmaya, hesabı mahşere bırakmaya…
– Atatürk'e bitmeyen hınçlarını ve O'nunla hesaplaşma arzularını dizginleyemeyen vefasızların kibrine…
– Cumhuriyet'i kuran Gazi Meclis'in, vergilerimle oluşan bütçenin nasıl kullanılacağına dahi onay veremeyecek hale getirilmesine…
– Her seferinde aynı yalanları söyleyip hâlâ yalanı büyüterek inandırıcı kılabileceğini düşünen, aklı küçümseyen kasaba siyasetine…

ZEHRİN İÇİNDEKİ BAL

– Zehrin içine koyduğu şekeri bal diye övenlere, şekeri hep kendi yiyenlere, balı küpüyle bitirip doydum demeyenlere…
– Evlat acısına saygısı olmayana, savaşı oyun, barışı kumar masası, askeri satranç tahtasında piyon sanana…
– Herkesin geleceğinin bir kişinin geleceğine endekslenmesine, bir kişinin ikbalinin mesele haline gelmesine…
– Allah'la kul arasına girilmesine, yalnız Allah'ın bileceği inançların,amellerin sorgulanmasına, dine siyasetle zarar verilmesine…
– Çocukların sevgiyle değil kinle yetiştirilmesine, eğitimde bilimsellikten uzaklaşılmasına, takiyeye…
– Demokrasiyi son durağa götüren vasıta, Meclis'i ayaklarda pranga,insan haklarını ne idüğü belirsiz üst akılların oyunu sananlara…
– Öyle uygun gördüğüm için #Hayır
Sosyal medyada ‘en çok konuşulan' konu oldu

VALİ ‘EVET' DERKEN TARAFSIZ AMA ‘HAYIR' DİYEN GAZETECİ TARAFLI

Tarafsızlık ilkesi gerekçesiyle İrfan Değirmenci'nin işine son verilmesinin ardından, sosyal medyada Doğan Grubu'na büyük tepki gösterildi. Değirmenci'nin görevinden ayrılmasına ilişkin haber kısa sürede sosyal medyada en çok konuşulan konu oldu. Siyaset, medya ve müzik dünyasından da ünlü isimler İrfan Değirmenci'nin kovulmasına çok sert tepki gösterdi.

Vatandaşlar Değirmenci'nin kovulmasını ‘tarafsızlık' objiktifinden bakarak şöyle değerlendirdi:

– Mevcut anayasaya göre Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması gerekiyor, İrfan Değirmenci'nin değil…
– Ülkenin imamı, valisi, kaymakamı evet diyerek ‘tarafsız', ‘hayır' diyenlerse ‘şeytan, terörist, hain'… Hatta işinden oluyor.
– Herkes evet diyecekse neden referandum yapılıyor?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise yaptığı yazılı açıklamada, “Doğan Medya Grubu'nun, bünyesinde açık açık ‘evet' diyenlere karşı farklı, ‘hayır' diyenlere karşı farklı tutumu oldukça dikkat çekicidir. Tarih her daim, kalemini ve vicdanını satanları değil, onuruyla dik duruş sergileyenleri yazmıştır ve yine böyle olacaktır” dedi. MHP Genel Başkan adaylarından Sinan Oğan ise “Evet diyenler görevdeyken sırf ‘hayır' dediği için gazeteci Kanal D'den atılıyorsa bu kanal bizim evden silinmiştir” dedi.

HAYIR DİYORUM BENİ DE KOVUN

Kanal D'nin senelerdir süren “Arka Sokaklar” dizisinde “Mesut Komiser” karakterini canlandıran Şevket Çoruh, Değirmenci'ye destek verdi.
11coruhsevket-portre-1
Twitter adresinden Değirmenci'ye yazan Şevket Çoruh, “Ben de ‘hayır' diyorum, beni de kovun” ifadelerini paylaştı.

MİLYONLAR SENİ BIRAKMAYACAK

Gülben Ergen, Twitter hesabından, “Ekranda yıllardır samimiyetinle, gülen yüzünle biriktirdiğin milyonlar seni bırakmaz…  Yolun aydınlık olsun.

DEMOKRASİNİN ‘D'Sİ KALMIŞTI…

Oyuncu Berna Laçin Twitter'dan yaptığı açıklamada İrfan Değirmenci'nin kovulmasına, “Demokrasi'nin “D”si kalmıştı o da @degirmencirfan'ın atılmasıyla gitti!

Yazıklar olsun Türkiye! Memleketi şu halden kurtaramayan hepimize” ifadeleriyle tepki gösterdi.

Fatih Portakal'dan 7 maddelik manifesto

SUNDUKLARI GEREKÇE AKILLA DALGA GEÇMEK

Fox TV ana haber sunucusu Fatih Portakal, İrfan Değirmenci'nin işine son verilmesinin ardından Twitter'dan açıklamalarda bulundu.

“Gerekçeyi ‘tarafsızlık' diye sunmak akılla dalga geçmek gibi” diyen Fatih Portakal, görüşlerini 7 maddede sıraladı:
1- Hayır broşürü dağıtanların gözaltına alınması. Akademisyenlere polis şiddeti. Cübbelerin postallarla ezilmesi
2- Susan üniversiteler. CB ve BB'ın kazanabilmek için ayrıştıran tehlikeli söylemleri. Hayır diyen gazetecilerin patron tarafından işten atılması
3- CB'nın olayı kendisine indirgeyip bunun üzerinden evet istemesi. Geleceğin nasıl olacağının belirsizliği
4- Siyasilerin meçhule karşı hayal pazarlayarak geçmişi unutturma çabası içinde olması.
5- Yıllardır artarak devam eden baskıcı ve yıldırıcı süreci yaşarken bunun nasıl düzeleceğinin bilinememesi
6- Şimdi de sistem değişikliği istenerek ‘yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir' algısını yaygınlaştırmak
7- Tek kişinin keyfiyetine, despotizme, baskıcı demokrasiye, parti ve polis devleti uygulamalarına #hayır

Zeynep Gürcanlı/Sözcü

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde