Dershanelerin kapanmasına erteleme
Bakanlar Kurulu, dün 7,5 saat süren bir toplantı yaptı. Hükümet Sözcüsü Arınç, hür teşebbüs olarak nitelediği dershanelerin ...
Bakanlar Kurulu, dün 7,5 saat süren bir toplantı yaptı. Hükümet Sözcüsü Arınç, hür teşebbüs olarak nitelediği dershanelerin Anayasa’ya göre kapatılamayacağını söyledi. Ardından ‘dönüşüm’ adı altında kapatmayı öngören taslağın Ocak’ta Meclis’e geleceğini belirtti. Eylül 2015’e kadar geçiş süreci öngördüklerini, dershanelerin önümüzdeki yıl da kayıt yapabileceğini ifade etti.
Bakanlar Kurulu, dün dershanelerin kapatılmasını öngören kanun taslağını bir kez daha görüştü. Yaklaşık 7,5 saat süren toplantıda, taslak tasarı haline gelmedi ve imzaya açılmadı. Ancak Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, basın toplantısında düzenlemeyi Ocak ayında yasalaştıracaklarını söyledi. “Dershanelerin dönüşümü Ocak’ta TBMM’ye gelecek ve bu yasanın arkasında duracağız.” dedi.
2 yıllık geçiş süreci öngördüklerini, önümüzdeki Ocak’ta dershanelerin kayıt yapabileceğini belirtti. Ardından şöyle konuştu: “Dershaneler hür teşebbüsün unsurlarıdır. İnsanların bir ekonomik faaliyet olarak yürüttüğü çalışmayı kapatmaktan bahsetmek mümkün değil. Doğru da değil. Anayasa, kanunlarımız buna karşıdır. Türkiye’nin serbest ekonomik piyasa içerisindeki konumu buna karşıdır.” sözlerini dile getirdi. Uygulamanın ‘kapatma’ değil ‘dönüştürme’ olduğu görüşünü yineledi. Sınav sistemi olduğu müddetçe dershanelerin ihtiyaç olduğuna işaret eden Arınç, bakanların bile çocuklarını dershaneye gönderdiğini vurguladı. MGK’nın ‘Gülen Cemaati’ni bitirme planı’na atılan imzaların hiçbir zaman uygulanmadığını anlatan Arınç, fişlemelerin 2013’te de sürdüğüne dair soruya cevap vermedi.
Başbakanlık yeni binada Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısı yaklaşık 7,5 saat sürdü. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, toplantı sonunda basın mensuplarına açıklamalarda bulundu, soruları cevapladı. Konuşmasına, dershanelerin hür teşebbüsün unsurları olduğunu hatırlatarak başladı. Dershanelerin ‘kapatılmasının’ Anayasa’ya uygun olmayacağını anlattı. Yapılmak istenenin ise ‘dönüştürmek’ olduğunu ileri sürdü.
Arınç, “İnsanlar ticari amaçlarla öğrencilerin üniversite veya fen liselerine, meslek liselerine hazırlanırken test çözme tekniklerini ve genel bilgilerini artırmak maksatıyla kurulmuş belki bir takviye kurumlarıdır. Öğretmenleri vardır, çalışanları vardır, öğrencilerden ücret alırlar, o ücret karşılığında masraflarını öderler. Dolayısıyla insanların ekonomik bir faaliyet olarak yürüttüğü çalışmayı kapatmaktan bahsetmek mümkün değil, doğru da değil. Anayasa da buna karşıdır, kanunlarımız da, Türkiye’nin serbest ekonomik piyasa içerisindeki konumu da. Kapanmalarının da kelime olarak doğru olmadığını düşünüyorum. Çünkü birilerini zorlayarak kapanmaya mecbur etmek gibi bir unsuru içerisinde taşıyabilir. Bugünkü eğitim sisteminde ve gelinen noktada artık dershanelere ihtiyacın kalmadığını düşünüyoruz. Yeni okulların açılmasına, yeni dersliklerin yapılmasına ihtiyaç vardır. Bunu da ancak özendirmeyle yapabiliriz; zorlayarak, baskı altına alarak değil. Dolayısıyla bu projenin adı hukuktaki tabiriyle bir dönüşüm projesidir. Yani dershanelerin özel okula dönüştürülmesi projesidir.” şeklinde konuştu.
OCAKTA ÖĞRENCİ KAYDI YAPILABİLECEK
Hükümet Sözcüsü, taslağın ocak ayında Meclis’e sevk edileceğini anlattı. Şöyle konuştu: “Bugün geldiğimiz nokta şudur: evet bu mesele halledilecektir. Taslak son şeklini alacak ve biz ocak ayında bunu Meclis gündeminin mümkün olması halinde hükümet olarak sevk edeceğiz. Yani dershanelerin dönüşümü konusu ocak ayı içinde TBMM gündemine gelecek ve bu yasanın arkasında duracağız. Bu dönüşüm sürecinin sağlıklı olabilmesi için de 2 yıllık bir süre öngörüyoruz. Yani Eylül 2015. Yani 2015-2016 yeni eğitim-öğretim yılının başladığı tarih. O tarihe gelindiğinde dershanelerin okullaşma sürecindeki son noktaya gelmesini arzu ediyoruz. Böylelikle ocak ayından itibaren, kendini hazır eden dershaneler için daha avantajlı imkanlar teklif etmeyi, ama sonrasında, ‘ben henüz hazır değilim, bu hazırlığı ancak 2 yıla kadar yapabilirim’ diyenlere de yine teşvikler vererek, bu kadar süreyi de kendilerine tanıyarak bu meselenin çözülmesini de faydalı gördüğümüzü bakan arkadaşlarımızla beraber, Sayın Başbakanımız kabul ettiler.”
Bülent Arınç, bir soru üzerine, dershanelerin 2014 Ocak ayında öğrenci kaydı yapabileceğini söyledi.
2013’teki fişlemelerle ilgili soru cevapsız kaldı
Bakanlar Kurulu, dün dershanelerin kapatılmasını öngören kanun taslağını bir kez daha görüştü. Yaklaşık 7,5 saat süren toplantıda, taslak tasarı haline gelmedi ve imzaya açılmadı. Ancak Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, basın toplantısında düzenlemeyi Ocak ayında yasalaştıracaklarını söyledi. “Dershanelerin dönüşümü Ocak’ta TBMM’ye gelecek ve bu yasanın arkasında duracağız.” dedi. 2 yıllık geçiş süreci öngördüklerini, önümüzdeki Ocak’ta dershanelerin kayıt yapabileceğini belirtti. Ardından şöyle konuştu: “Dershaneler hür teşebbüsün unsurlarıdır. İnsanların bir ekonomik faaliyet olarak yürüttüğü çalışmayı kapatmaktan bahsetmek mümkün değil. Doğru da değil. Anayasa, kanunlarımız buna karşıdır. Türkiye’nin serbest ekonomik piyasa içerisindeki konumu buna karşıdır.” sözlerini dile getirdi. Uygulamanın ‘kapatma’ değil ‘dönüştürme’ olduğu görüşünü yineledi. Sınav sistemi olduğu müddetçe dershanelerin ihtiyaç olduğuna işaret eden Arınç, bakanların bile çocuklarını dershaneye gönderdiğini vurguladı. MGK’nın ‘Gülen Cemaati’ni bitirme planı’na atılan imzaların hiçbir zaman uygulanmadığını anlatan Arınç, fişlemelerin 2013’te de sürdüğüne dair soruya cevap vermedi.Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, konuşmasının ardından soruları cevapladı.
Zorla dönüştürmenin/kapatmanın Anayasa’nın ‘teşebbüs hürriyeti’ ilkesine aykırı olup olmayacağı yönündeki soruya cevap vermedi. “Dershanelerin fonksiyonunu tamamladığını ve dershanelere olan ihtiyacın sona erdiğini söylediniz. Bu kanaat velilerde ve kamuoyunda da var mı?” sorusuna kısaca, “Evet, var.” karşılığını vermekle yetindi. “Varsa, şu anda halihazırda dershane mevcutlarının dolu olmasını nasıl yorumlamak lazım?” sorusunu ise “Çünkü bu bir ihtiyaç. Şu anda çocuklarını dershaneye gönderen velileri hiç haksız bulamayız. Bir sınav var ve bu sınavda başarılı olmak istiyorlar. İkincisi; Herkes çocuğunu gönderdiği için o da göndermek istiyor. Bakanlar da dahil. Sınav sistemindeki değişiklikle birlikte artık bu öğrencilerin önündeki sınavı kazanması için dershaneye gitme ihtiyacını artık görmeyeceğini düşünüyoruz.” diyerek cevapladı. “O halde sınav sistemi değiştirildikten sonra dershanelerin kapatılması daha doğru olmaz mıydı?” sorusu üzerine, “Onun için iki sene bekliyoruz ya!” dedi.
Bülent Arınç’a, “2010 Anayasa değişikliği referandumu sürecinde, ‘Artık fişleme kepazeliği son bulacak’ demiştiniz. Ancak bugün bir gazetede yayımlanan belgelerde, fişlemelerin 2013 yılında dahi devam ettiği öne sürülüyor. Görüşünüz nedir?” sorusu da yöneltildi. 2004’teki MGK kararlarını yayınlamanın ‘suç olduğunu’ uzun uzun anlattı. Muhabirin, “Efendim benim sorum o değildi. Ben, 2013 yılında da devam eden fişlemeleri soruyorum.” sözleri üzerine, “Bu açıklamamın dışında bir şey söylemeyeceğim. Yazmaya devam.” şeklinde bir ifade kullandı.
Zaman
