Cumhurbaşkanı Erdoğan: AKPM'nin Türkiye kararını tanımıyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan: AKPM'nin Türkiye kararını tanımıyoruz

AKPM'nin Türkiye'yi siyasi denetim altına alma kararı için "Tanımıyoruz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, TSK'nın hava operasyonlarıyla da ilgili açıklama yaptı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: AKPM'nin Türkiye kararını tanımıyoruz
16px
24px
26.04.2017 08:32
ABONE OLgoogle

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin, Türkiye'yi siyasi denetim altına almaya karar vermesine ilişkin açıklamasında "Karar tamamen siyasi, tanımıyoruz" ifadelerini kullandı.

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin (AKPM) "siyasi denetim" kararına ilişkin soru üzerine Erdoğan, Fransa'da pazar günü bir seçim yapıldığını hatırlatarak, bu seçimin OHAL şartları içerisinde gerçekleştiğini belirtti.

Doğu Almanya ile Batı Almanya'nın birleşmesi sürecinde 500 bini aşkın insanın devletten temizlendiğini belirten Erdoğan, "Buna kimse bir şey diyebilmiş midir? Dememiştir. Şu anda Türkiye'ye karşı alınan bu karar tamamen siyasidir. Biz zaten böyle bir kararı tanımıyoruz. İstedikleri kadar böyle bir kararı almış olsunlar. Çok da büyütmüyoruz. Bu karar alınmıştır, geçmiştir." dedi.

AKPM'NİN TÜRKİYE KARARI

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu'nda “Türkiye’de Demokratik Kurumların İşleyişi” konulu oturumda, Türkiye ile ilgili son dönemde ortaya atılan iddialar değerlendirildi ve Türkiye'nin 2004'te çıktığı denetim sürecine yeniden alınmasıyla ilgili tasarı oylandı. AKPM, Türkiye'yi siyasi denetim altına alma kararı verdi. AKPM, 45'e karşı 113 oyla Türkiye'yi siyasi denetime aldı. 

"AB, TÜRKİYE'YE KARŞI HİÇBİR SÖZÜNÜ TUTMAMIŞTIR"

Türkiye'nin AB'ye 54 yıl önce başvurduğunu anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:

"54 yıldır AB, Türkiye karşı hiçbir sözünü tutmamıştır, samimi davranmamıştır, dürüst davranmamıştır. En son 6 yıldan bu yana... Bakın Suriye'den, Irak'tan 3 milyona yakın insanı biz ülkemize kabul ettik. Bunlar nereden kaçıyordu? Bombalardan kaçıyordu. Biz bunları şu anda ülkemizde misafir ediyoruz. Peki AB tüm bu olaylar karşısında bize hangi sözü verdi? Dedi ki 'Temmuz 2016'da size 3 milyar avro vereceğiz. Verdi mi? Hayır. Hatta 'İkinci yine aynı yıl içerisinde bir 3 milyar avro daha vereceğiz.' Peki şu ana kadar verdiği ne biliyor musunuz? 725 milyon avro. BM Mülteciler Konseyi verdi mi? O da 550 milyon dolar verdi."

"AB ŞU ANDA BİR DAĞILMA SÜRECİNİN İÇERİSİNE GİRMİŞTİR"

Türkiye-AB ilişkileriyle ilgili Erdoğan, şu anda özellikle AB'nin tavrını çok merak ettiklerini bildirdi.

Bu ay sonunda Brüksel'de dışişleri bakanları toplantısı yapılacağına işaret eden Erdoğan, bu toplantıdan ne çıkacağını göreceklerini belirtti.

Erdoğan, şunları kaydetti:

"Avrupa eğer bu konularda, işte şu son bazı gelişmelerle birlikte bazıları çıkıyor ileri geri konuşuyorlar. 'Biz AB olarak Türkiye ile müzakereleri durdururuz' vesaire filan felan gibi şeyler yapıyor. Eğer anlayış ve mantık gerçekse o zaman tabii ki biz ne yapacağız, durumu gözden geçireceğiz çünkü Türkiye şu anda 35 fasılla ilgili her şeyde hazır. Türkiye'nin hazır olmadığı hiçbir fasıl yok. İstedikleri anda hepsini önlerine koyduk, koyuyoruz. Hangisini isterlerse. Bizim bu noktada açığımız yok ama onlar halen oyalıyorlar. Samimiyseler, dürüstseler AB'den Sorumlu Bakanım ve Dışişleri Bakanım dahil olmak üzere oturulur ve bir an önce bu iş hallolur. 'Ha bunu halletmeyeceğiz, biz 3-5 sene daha bunu sallayacağız' derlerse bize de o zaman yapacağımız tek şey kalıyor. Millete gitmek. İngiltere gitti mi millete? Gitti. Brexit kararını çıkardı mı? Çıkardı. Ne oldu. Şu anda çok da rahat huzurlu şekilde geleceğe yürüyorlar. Belki bunu şimdi başka ülkeler takip edecek. Buna 'hayır' diyemeyiz? Aynı şeyi mesela Norveç de yaptı. Biliyorsunuz Norveç'in girişiyle çıkışı bir oldu. Benzer bir şey Türkiye için niye olmasın? Çünkü karşımızdakiler samimi davranmıyor. Samimi davranmadığı için biz de başka çıkış yollarını bulmak zorundayız. Niye biz kadar bu kapıda oyalanalım ki? 54 sene dilek kolay. 54 sene Türkiye'yi AB kapısında oyalayacaksın, ondan sonra da niye böyle olacaksın. AB'nin kendi çek etmesi lazım. AB şu anda bir dağılma sürecinin içerisine girmiştir. Bir tane, iki tane ülke şu anda AB'yi ayakta tutamaz. Bunu bilmeleri lazım ama Türkiye gibi samimi ve farklı bir inancı temsil eden ülkenin orada olması onlara güç katardı. Onlar halen bunun farkında değil çünkü AB'nin içerisinde halkı Müslüman olan bir tane ülke yok. Olursa sadece Türkiye olur ama bunu da 54 senedir hazmedemediler. Belki de bu hazımsızlığın arkasında bu vardı. Şimdi bunlar yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Onun için biz şu anda aynen gözlemedeyiz, beklemedeyiz. Her an her şey olabilir."

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde