Çifte taciz: Suriye füzeleri Türk uçaklarına kilitlendi

Çifte taciz: Suriye füzeleri Türk uçaklarına kilitlendi

Türkiye hem NATO’da hem Rusya nezdinde girişim yaparken çifte taciz yaşandı. Suriye’ye ait füzelerin radarları da Türk uçaklarına kilitlendi.

Çifte taciz: Suriye füzeleri Türk uçaklarına kilitlendi
16px
24px
07.10.2015 05:04
ABONE OLgoogle
Türkiye Suriye sınırında Rus MİG- 29’ları ile Türk F-16’larının hava sahası ihlali nedeniyle gündeme gelmesinin Türkiye’nin yeni gelişen duruma karşı önceden önlem alma refleksi gösterememesinden kaynaklandığı savunuluyor.

Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) Başkanı emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş, “İsrail, ABD, Suriye’de birliklerinin karşı karşıya gelmemesi için koordinasyon kurdular. Ancak Sayın Cumhurbaşkanı hâlâ, ‘Rusya’nın orada ne işi var, Esad gitsin’ diyor. Biz hala bu iletişimi kuramadık” dedi. Hava sahası ihlalindeki siyasi mesajın, “tampon bölgeyi unutun” olduğunu belirten Karakuş, “Esasında Süleyman Şah Türbesi’ni taşıyarak Türkiye bu iddiasından vazgeçmişti. Yoksa vatan toprağını savunma gerekçesiyle istediğini yapabilirdi” değerlendirmesini yaptı.

Karakuş, Suriye sınırında Rus savaş uçaklarının neden olduğu sınır ihlalini Cumhuriyet’e değerlendirdi. Karakuş, Türkiye’nin Suriye içlerinde önce tampon, ardından güvenlikli bölge kurma isteğinin Süleyman Şah Türbesi’nin taşınmasından sonra gündeme getirildiğini anımsattı. Karakuş, “Bu bölge için gerekçe ne, IŞİD. IŞİD Süleyman Şah’a saldıracak mıydı, evet. Türbenin olduğu yer vatan toprağı. Türkiye, Suriye merkezi hükümeti yetersiz kaldığı için vatan toprağını savunmak için her türlü önlemi alabilirdi. Ancak türbeyi taşıyarak bu şansını elden çıkardı” dedi.

Karakuş şunları söyledi: “Rusya’nın Suriye’ye sevkıyat yapacağı önceden biliniyordu ve bu ciddiydi. İsrail, ABD bunun ciddiyetini anladı iletişim mekanizması kurulması için önceden girişimlerde bunuldu. Netenyahu Moskova’ya gitti. Kerry, Lavrovla birkaç kere görüştü. Dışişleri ve savunma bakanlıkları iletişim kurdu. Suriye’de karşı karşıya gelmeyelim diye. Ama biz, Sayın Cumhurbaşkanı hâlâ, ‘Rusya’nın orada ne işi var. Esad gitsin’ diyor. Bir iletişim kurulması lazım. Ama bunu siyaset belirleyecek, sonra Dışişleri çalışacak. Görünen Türkiye daha o noktaya gelmedi.”

Hem uçak hem füze ile taciz!

Son 3 gündür devam eden Türkiye- Rusya gerilimine Suriye’nin silah sistemleri de aktifleştirilerek eklendi. Türkiye hem NATO’da hem Rusya nezdinde ilk iki tacizle ilgili girişim yaparken aynı anda çifte tacize uğradı. TSK, NATO’nun SU-24 dediği ve Rusya’ya ait olduğunu belirttiği uçak tipi için dün de aynı tanımlamada ısrar etti ve uçağı “milliyeti tespit edilemeyen MİG-29” olarak açıkladı. Ancak bu defa taciz uçakla sınırlı kalmadı ve Suriye’ye ait SA hava savunma füzelerinin radarları da Türk uçaklarına kilitlendi.

Genelkurmay’dan yapılan açıklamaya göre önceki gün de sınır hattı boyunca devriye uçuşu yapan 8 F-16 Türk savaş uçağı hem MİG uçağı hem de SA füze sistemleri tarafından taciz edildi.

Milliyeti belirlenememiş!

Genelkurmay açıklamasında Türk uçaklarını radar kilidiyle taciz eden MİG- 29 uçağının milliyetinin yine belirlenemediği belirtildi. Genelkurmay internet sitesinde yayımlanan açıklamada, “uçaklarımıza; milliyeti tespit edilemeyen MİG- 29 uçağı tarafından radar kilidini muhafaza ederek toplam 4 dakika 30 saniye süre ile, Suriye’de konuşlu SA füze sistemleri tarafından toplam 4 dakika 15 saniye süre ile tacizde bulunulmuştur” bilgileri verildi. Türk uçaklarının Suriye sınırındaki devriye uçuşları sırasında yapılan üçüncü tacizde SA füzeleri de aktifleştirildi. Daha önce bölgede devriye uçuşu yapan Türk uçaklarına yönelik birkaç defa radar kilidiyle tacizde bulunulurken, Rus birliklerinin bu ülkeye konuşlanmasının ardından hem uçak hem de füze sistemlerinin Türkiye’ye karşı aktifleştirilmesi dikkat çekiyor.

TSK kararlı: MİG-29

NATO Konseyi’nin önceki gün yapılan toplantıda ihlali yapan uçağın tipinin SU- 24 olduğu ve Rusya’ya ait olduğu açıklandı. Bu açıklamalara karşın, ikinci ihlalin saat kaçta gerçekleştiği, nerede gerçekleştiği, ne kadar sürdüğü ve sınırı ne kadar mesafede (km-metre) ihlal ettiği hâlâ bilinmiyor. Krizler yaşanırken, ABD’nin çekmekte olduğu patriotların da eksikliği dikkat çekti. Dışişleri kaynakları, ABD patriotlarının görev süresinin ekim ayında, Alman bataryalarının da ocak ayında sona ereceğini belirtti. NATO kaynakları ise 5 bataryanın halen Türkiye’de konuşlu olduğunu belirterek, yıl sonuna kadar görevlerinin süreceğini söyledi.

ABD: Derhal temasa geçilmeli

ABD Savunma Bakanı Ash Carter, Rus yetkililerin, Moskova yönetiminin Suriye’deki askeri faaliyetleri konusunda bir başka görüşme için derhal Pentagon ile temasa geçmesi gerektiğini söyledi. İspanya’yı ziyaret eden Carter, Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal etmesinin yol açtığı endişeyi dile getirerek ABD’nin, gittikçe kalabalıklaşan Suriye semalarında herhangi bir yanlış hesabın veya kazanın nasıl önleneceği konusunda ikinci bir toplantı yapmayı beklediğini açıkladı. Ash Carter, geçen hafta Amerikalı ve Rus yetkililer arasında video konferans yoluyla yapılan toplantıya atıfta bulunarak “Toplantılar Moskova’nın fikriydi. Onlardan bir yanıt bekliyoruz ve ümit ediyoruz. Gelmeli ve bunu hemen şimdi yapmalılar” ifadesini kullandı. Carter ayrıca Suriye’de gönüllü Rus askerlerinin olabileceği yönündeki haberleri doğrulayamayacağını belirterek böyle bir durumun, eğer doğruysa sadece Rusya’nın Suriye’deki hatalarını derinleştireceği uyarısında bulundu.

Davutoğlu Rusya için ‘zirve’ yaptı

Rusya krizi devam ederken, Başbakan Ahmet Davutoğlu, önceki akşam Samsun mitinginin ardından Çankaya Köşkü’nde güvenlik toplantısı düzenledi. Toplantıya, Yalçın Akdoğan ve Tuğrul Türkeş, Adalet ve İçişleri bakanları, kuvvet komutanları, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Başbakanlık Müsteşarı Kemal Madenoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, ve diğer yetkililer katıldı. Yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından şu açıklama yapıldı:

“Toplantıda Suriye’de yaşanmakta olan gelişmeler, Türkiye- Suriye sınır bölgesindeki hava ihlalleri de dahil olmak üzere detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Bundan sonra sınır bölgesinde herhangi bir ihlalin yaşanması durumunda atılacak adımlar değerlendirilmiştir. NATO Konseyi’nde bugün (önceki gün) yapılan görüşmeler ve sonrasında Türkiye ile dayanışma ifade eden açıklama memnuniyetle karşılanmıştır.”

Baluken: Yaklaşım kaygı verici

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de , Rusya ile yaşanan uçak krizinin AKP’nin seçim öncesi malzeme yaratmak için kullandığını belirterek, Türkiye’nin Suriye politikasının iflas ettiğini kabul etmediğini ifade etti. IŞİD gibi örgütler üzerinden oluşturulan politikanın çöktüğünü söyleyen Baluken, Rusya’nın teknik nedenlerle açıklamış olduğu sınır ihlalini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP’nin farklı bir boyutta uluslararası kampanyaya çevirmek istediğini ifade etti. Bu arayışların IŞİD’i rahatlatmayı amaçladığını söyleyen Baluken, “Türkiye’nin Rusya ile ilgili bu yaklaşımı kaygı vericidir. Seçim sürecinde bitmiş, tükenmiş, artık bir öyküsü, siyasi vaadi kalmamış olan AKP, kendisi için seçim malzemesi yaratmak istiyor. Rusya ile olan gerginlik üzerinden milliyetçi refleksleri ayağa kaldırmak istiyor. Bunlar son derece tehlikeli yaklaşımlardır” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu: Umarım daha tehlikeli olmaz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Rusya ile yaşanan hava sahası krizine ilişkin, “Bütün komşularla ilişkilerimiz iyi olacaktı, ama bütün komşularla sorunluyuz. Artı dünyayla sorunlu hale gelen bir Türkiye var. Suriye’deki gelişmeler umarım tehlikeli boyutlara ulaşmaz” dedi.

Kılıçdaroğlu miting programı kapsamında gittiği Amasya’da Rusya ile yaşanan hava sahası krizine ilişkin soru üzerine, “komşularla sıfır sorun” politikasından “sıfır komşu” anlayışına dönüldüğüne dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, “Bütün komşularla ilişkilerimiz iyi olacaktı, ama bütün komşularla sorunluyuz. Artı dünyayla sorunlu hale gelen bir Türkiye var. Arka plandaki amaçlar ön plana çıkarsa, dünyanın beklemediği ya da istemediği bir çatışma süreci olabilir. Bu, Ortadoğu ve dünya için de felaket olur. O nedenle ABD, Rusya’ya bu konuda büyük sorumluluk düşüyor. Görüyorsunuz, sisteme Çin de dahil olmaya başladı. Dolayısıyla Ortadoğu bir güçler savaşına ortam hazırlayan bir bölge olma yolunda ilerlememeli” diye konuştu.
E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde