Açılım, üniversite ve müzeyle sınırlı kaldı
Günlerdir beklenen “Alevi açılımı”nı Dersim’de “Müjde” diye açıklayan Davutoğlu, bölgeye yol yapma sözü verdi. ‘Dersim’ adını şehre iade etmek yerine müzeye koydu. Üniversitenin adını ise Munzur olarak değiştirdi
24.11.2014 07:52
ABONE OL
Başbakan Ahmet Davutoğlu, dün Dersim’i (Tunceli) ziyaret etti. AK Parti Tunceli İl Başkanı Erkan Eroğlu’nun, “Başbakanımız Tunceli’de çok olumlu ve tarihî açıklamalar yapacaktır. Özellikle Alevi açılımı, cemevlerinin statüsü ve Dersim’in isminin iadesi için çok önemli açıklamalar yapacağını söyleyebilirim” sözlerinden dolayı Davutoğlu’nun bu ziyareti heyecanla bekleniyordu. Ancak Başbakan’ın dünkü sözleri beklentileri karşılamadı. Davutoğlu’nun “Dersim açılımı”, kentteki eski kışlanın müzeye dönüştürüleceği ve Tunceli Üniversitesi’ne Munzur adının verileceği müjdesiyle sınırlı kaldı.
Başbakan’ın Tunceli Üniversitesi’nde yaptığı açıklamadan satırbaşları şöyle: “Geçmişte ben de bazı hareketlere katıldım. Anam rahmetli ‘aman oğlum öne çıkma’ derdi. Öne çıkma demek bir korkunun işareti. Aynen Aleviliği saklamak gibi. Artık hiçbir şeyin demokratik bir ülkede saklanmasına gerek yok.
“SİZE ZULMEDİLDİ”
(Dersim Katliamı’nda asılan Seyit Rıza’dan söz ediyor) ‘Oğlumu benden sonra asın’ diye yalvaran bir babanın gözü önünde oğlunu asan bir zihniyet zalim bir zihniyettir. Biz yüzleşiyoruz ve söylüyoruz. Size zulmedildi ve ayıp edildi. Alevilerin talepleri konusunda kapsamlı brifingler almaya devam edeceğim. Bizim için etnik ve mezhepsel temelli hiçbir tehdit unsur yoktur. Devlet milleti adam etmek için yoktur. Devlet millete hizmet etmek için vardır.
“BERKİN DEDİĞİMİZDE...”
Devlet yeni bir üslup benimseyecektir. Bu bizim size taahhüdümüzdür. Yeni bir çığır açmalıyız. Psikolojik eşik aşılmalı, empati yapılmalı. Ama sizden ricamız da şu: Dersimliler olarak herkes birbiriyle selamlaşsın. Kimse kendi dünyasına kapanıp monologla konuşmasın. Artık zihnimizdeki duvarı yıkalım. Bir daha kimse bir duvar örme cesareti göstermesin. Madımak dediğimizde, Başbağlar’ı, Berkin Elvan dediğimizde Yasin Börü’yü Burak Can’ı da hatırlayalım...
Dersim’deki eski kışla müzeye dönüştürülecek ve adı Dersim Müzesi olacak. Bunu için 10 milyon liralık ödeneğin talimatını verdik. Ziyaret ettiğimiz bütün yerlerin yolları yapılacak. Dersimli kardeşlerimiz oralara en iyi şartlarda gidecek ve hepsi restore edilecek. 12 milyon liralık bir kaynak ayırdık. Rektörümüz üniversitenin adının Munzur Üniversitesi olması istedi biz de kabul ettik. Empati yapıp psikolojik eşiği aştıktan sonra hepimizin üzerinde durması gereken eşit vatandaşlık bilincini geliştirmektir.”
Başbakan’ın Tunceli Üniversitesi’nde yaptığı açıklamadan satırbaşları şöyle: “Geçmişte ben de bazı hareketlere katıldım. Anam rahmetli ‘aman oğlum öne çıkma’ derdi. Öne çıkma demek bir korkunun işareti. Aynen Aleviliği saklamak gibi. Artık hiçbir şeyin demokratik bir ülkede saklanmasına gerek yok.
“SİZE ZULMEDİLDİ”
(Dersim Katliamı’nda asılan Seyit Rıza’dan söz ediyor) ‘Oğlumu benden sonra asın’ diye yalvaran bir babanın gözü önünde oğlunu asan bir zihniyet zalim bir zihniyettir. Biz yüzleşiyoruz ve söylüyoruz. Size zulmedildi ve ayıp edildi. Alevilerin talepleri konusunda kapsamlı brifingler almaya devam edeceğim. Bizim için etnik ve mezhepsel temelli hiçbir tehdit unsur yoktur. Devlet milleti adam etmek için yoktur. Devlet millete hizmet etmek için vardır.
“BERKİN DEDİĞİMİZDE...”
Devlet yeni bir üslup benimseyecektir. Bu bizim size taahhüdümüzdür. Yeni bir çığır açmalıyız. Psikolojik eşik aşılmalı, empati yapılmalı. Ama sizden ricamız da şu: Dersimliler olarak herkes birbiriyle selamlaşsın. Kimse kendi dünyasına kapanıp monologla konuşmasın. Artık zihnimizdeki duvarı yıkalım. Bir daha kimse bir duvar örme cesareti göstermesin. Madımak dediğimizde, Başbağlar’ı, Berkin Elvan dediğimizde Yasin Börü’yü Burak Can’ı da hatırlayalım...
Dersim’deki eski kışla müzeye dönüştürülecek ve adı Dersim Müzesi olacak. Bunu için 10 milyon liralık ödeneğin talimatını verdik. Ziyaret ettiğimiz bütün yerlerin yolları yapılacak. Dersimli kardeşlerimiz oralara en iyi şartlarda gidecek ve hepsi restore edilecek. 12 milyon liralık bir kaynak ayırdık. Rektörümüz üniversitenin adının Munzur Üniversitesi olması istedi biz de kabul ettik. Empati yapıp psikolojik eşiği aştıktan sonra hepimizin üzerinde durması gereken eşit vatandaşlık bilincini geliştirmektir.”
