''Bu külliye milletin malı''

''Bu külliye milletin malı''

Adli Yıl Açılış Töreni, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapıldı.

''Bu külliye milletin malı''
16px
24px
01.09.2016 18:50
ABONE OLgoogle
Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Binali Yıldırım, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da katıldı. 

Tören İstiklal Marşı ile başladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, daha açıkladıkları gibi törene katılmadı.

Törende ilk konuşan Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit oldu.

Cirit'in ardından kürsüye gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, özetle şunları söyledi:

KÜLLİYE MİLLETİN MALIDIR

Sözlerime başlarken bir hususa açıklık getirmek istiyorum. İçinde bulunduğumuz bu mekan elbette Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin bir parçasıdır. Ama bu mekan aynen avlu içindeki camimiz ve kütüphane ki beş milyon kütüphane olacak, herkese açık mekanlardır. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin her yeri gibi burası da milletin malıdır, devletin malıdır. Bizler görev süremiz boyunca çalışmalarımızı burada yürütmekle mükellefiz. Bu mekanları bizden sonra gelecekler de kullanmayı sürdüreceklerdir. Kongre merkezimiz önemli bir eksikliği planlamak üzere inşa edilmiştir. Ankara'da maalesef çaplı toplantılarımızı yapacak toplantımız yoktur. Son senelerde yeni yapıldı. Başkentimizde böyle eksikliklerin giderilmesi bizim için önemliydi. Bu bina aynı zamanda bir opera binası işlevini de görecek bir kabiliyete sahiptir.

YENİKAPI RUHUNA UYGUN HAREKET EDİLMELİ

Nitekim Yargıtay Başkanımız, Adli Yıl açılışı burada olmasaydı bir otelin eksi 2'nci katında olacağını söylemişti. Böyle bir merkezin devletin kurumlarının da emrinde olduğunu söyleyerek kendilerini buraya davet ettik. Millet adına görev yapan yargının milletin mekanında adli yıl açılışını yapması yargı bağımsızlığına göle düşürmez. Bir kez daha milletin mekanına hoş geldiniz diyorum. Diğer kurumların temsilcilerine de Yenikapı ruhuna uygun hareket etmelerini diliyorum.

15 TEMMUZ GECESİ YARGI İYİ SINAV VERDİ

15 Temmuz gecesi en iyi sınavı veren kurumlarımızdan biri de adalet teşkilatıdır. Hızla harekete geçen ilk andan itibaren tüm çalışmaları hukuka uygun şekilde yürüten anında açıklamalarını yapmak üzere hukuk olarak gereği neyse yapılacaktır demek suretiyle ilk mesajlarını vermiştir. Bu tavır çok önemlidir. Yargımıza teşekkür ediyorum.

79 MİLYONLUK BİR ORDUYA SAHİBİZ

O kutlu mücadele tarihe altın harflerle kazınmıştır. Çanakkale Destanıyla büyüyen gençlerimiz kendi destanlarını yazdılar. Artık tarihi kitaplardan okuyan değil hem okuyan hem yaşayan bir millet olduk bu çok önemli. Biz 79 milyonuyla tek milletiz. Böyle olmak zorundayız. Böyle olursak hedefe ulaşacağız. Bizim tek bayrağımız var. Tek vatan, kimse bu vatan toprakları üzerinde bir operasyon düşüncesine girmesin. Girdikleri anda karşısında milletimizin ta kendisini bulacaktır. Bu millete kötü niyet besleyenler çok iyi bilsinler ki Türkiye 79 milyonluk bir orduya sahiptir. Ve bilsinler ki tek devlet... Devletin içinde devlet olmaz. 40 yıldır bunun hesabındaydılar. 15 Temmuz'u bir musibet, bin nasihatten evladır, böyle görüyorum. Ben inanıyorum ki, milletimiz kazanacak ve yeni bir milat olarak geleceğe yürüyeceğiz.

MİLLETİMİZ GÖREVİNİ YERİNE GETİRDİ, SIRA BİZDE

O gece milletin her rengi iradesine, özgürlüğüne, geleceğine sahip çıktı. Milletimiz o gece görevini yerine getirdi. Artık sıra bizde. Siyasetinde, bürokrasinde görev alan herkeste. Bundan sonra bizim çok daha farklı çalışması lazım. Hiçbirimizin ülkemizin çıkarları dışında hareket etme hakkı yoktur. 15 Temmuz'dan öncesi farklıdır, sonrası farklıdır. Şahsım dahil... Böyle anlarda herkes 15 Temmuz şehitlerinin hikayesine bakmalıdır. Oradaki kahramanlık bizi kendimize getiremiyorsa yazıklar olsun.

EY DÜNYA... BU MİLLETE KARŞI TERBİYESİZLİK DEĞİL Mİ?

Sadece ve sadece kendi mensuplarının çıkarlarını gözeten anlayışları sebebiyle FETÖ milletimizin gözünde zaten mahkum olmuştu. Adaletin ne kadar önemli olduğunu sadece bu örnek bile bize anlatmakta yeterli. Bu süreci hızlandıralım, bir an önce hukuk içinde neticeye gidelim. O gece 30 küsür kişi darbecilerden öldü, 241 kişi darbe karşısında direnenlerden şehit oldu. Demek ki bizler darbecilere 'Vurun' diye talimat vermedik, 'Yakalayın, adalete teslim edin' dedik. Ey dünya hala bize hangi gözle bakıyorsunuz. Bu millete karşı terbiyesizlik değil mi? Şahsımı vurmaya gelenler günlerce Marmaris'in ormanlarında gizlendi. Bizim jandarmamız onları vurmadı, öldürebilirdi. Ne yaptı, yakaladı, savcıya teslim etti.

GÖZALTINA ALINAN HAKİM VE SAVCILAR ZAAFİYET YARATMAZ

Yeni adli yılda adalet teşkilatımızın tüm kademelerinde görev yapan hakimlerin, savcıların elbette avukatlarımızın adaleti tesis etmek için daha çok çalışacaklardan şüphemiz yok. FETÖ operasyonlarında gözaltına alınan hakim ve savcıların zaafiyete yol açmayacağına inanıyorum. Bu duygularla çalışmalarınızda başarılar diliyorum.

YARGIDA ÖNEMLİ SARSINTILAR

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü ise şunları söyledi:

"Geçen yıldan bugüne kadar önemli değişiklikler oldu. İstinaf mahkemeleri faaliyete girdi, bunu Yargıtay olarak önemsediğimizi daha önce de ifade etmiştik. Bunun yanı sıra yargı üzerindeki ağır iş yükünün kaldırılması için çok önemli toplantılar yaptık. Yargıtayımızın bütün kararlarını kamuoyu erişimine açtık.

15 Temmuz, devletin tüm kurumlarında olduğu gibi yargımızda da önemli sarsıntılar meydana getirmiştir. Kişisel ve kurumsal anlamda her türlü fedakârlığa hazır olduğumuzu rahatlıkla söylemek istiyorum.

Yargıtay'da görev yapan, emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Çağdaş değerlere sıkı sıkıya bağlı kaldığımız takdirde kültürel çeşitliliğimizi büyük bir zenginliğe dönüştürebiliriz.

UZLAŞI KÜLTÜRÜNÜ GENİŞLETMEMİZ GEREK

Gerçek dindarlık ve hoşgörü herkesi dini ve fikriyle hoşgörmektir. Yaradılanı yaradandan ötürü sevmek felsefesi geniş kitlelelere ulaşmıştır.

Uzlaşı kültürünü genişletmemiz gerekmektedir. Bizler ancak birbirimizi kucaklayarak uçabiliriz.

Darbe kalkışmasından sonra toplum olarak gösterdiğimiz birlik ve beraberlik geleceğe yönelik inancımızı pekiştirmiştir.

TERÖRE KARŞI BİRLİK

Terör öncelikle insanların en temel hakkı olan yaşam hakkını tehdit etmektedir. Ülkemizde sürmekte olan terör insan hakları ve demokrasiler için tehdit oluşturmaktadır. Bir insanlık suçu olan teröre karşı birlikte mücadele etmek zorunluluktur.

Terör örgütlerinin kullandıkları araçların devletlerin tekelinde olduğu saklanamaz bir gerçektir. Devletler özellikle silahların terör örgütlerinin eline geçmesini önleyici tedbirler almak zorundadır. Teröre destek veren ülkelerin bu silahların bir gün kendilerine çevrileceğini de bilmelidir. Silahın sahibine sadakatı yoktur. Teröre doğrudan destek veren ülkelerin uluslararası sözleşmelere uygun davranmalarını bekliyoruz.

Hukuk devleti olarak terörle mücadelenin zorluğu bilinmektedir. Devletimiz hukuktan vazgeçmeden mücadelesini sürdürmektedir.

Bölge halkının teröre karşı duruşunu takdirle karşılıyoruz.

BENZER SALDIRILARA MARUZ KALABİLİRİZ

15 Temmuz'da milli birlik ve bütünlüğümüze, demokrasimize, hukuk devletine tüm evrensel değerlere yönelik FETÖ tarafından gerçekleştirilen hain saldırıyı kınıyoruz. Bu saldırı sadece bir darbe olarak nitelendirilemez. Sonu gelmeyen bir çatışma içine girecek bir sonucu doğuracak bir saldırıdır. Bir anda ülkenin kan gölüne girmesine neden olacak bir eylemdir. Bitmeyecek iç çatışmalara, kardeş kavgalarını doğurabilecek bir eylemdir. Kamu düzeninin bir daha geri gelmemesi sonucunu doğuracak bir eylemdir. Türkiye'nin bölünmesini değil yok edilmesini amaçlayan bir saldırıdır.

Bu hain örgütü ve destekçilerini etkisiz hale getiremezsek gelecekte de benzer saldırılara maruz kalabiliriz.

15 Temmuz'da yapılan saldırı batılı dostlarımız tarafından güçlü şekilde kınanmamış, hayal kırıklığı yaratmıştır.

15 Temmuz'da çok net bir şekilde anlaşıldığı şekilde sahte belge, yasadışı dinleme gibi tedbirler aracılığı ile hukuk bir silah gibi kullanılmış emniyet ve silahlı kuvvetlerde militanlar yerleştirilmiştir. Hakkında suç isnadı olan herkes gibi FETÖ üyeleri de adil ve tarafsız mahkemelerce uluslararası hukuka uygun şekilde yargılanacaklardır.

YARGITAY'IN GÖRÜŞÜ DE ALINMALI

Hukuk devletinin kuvvetler ayrılığı ilkesinin tam olarak uygulanmasıyla mümkün olacağından kuşkumuz yoktur.

Son günlerde devleti ve toplumu derinden etkileme potansiyeli taşıyan anayasal ve yasal değişikliklerden en çok etkilenecek olan Yargıtay'ın da görüşünün alınmasının önemli olduğu kanaatindeyim.

En gelişmiş hukuk sistemi hakları en çok koruyandır.

YARGININ EN ÖNEMLİ SORUNLARINDAN BİRİ

Hâkimin enteleküel bir birikimin olması da şarttır. Hâkimin tarafsızlığı en az bağımsızlığı kadar önemlidir.

Her türlü cemiyet, cemaat çıkarının toplum çıkarının yerine ikame edilmesi hiçbir hukuk düzeninin hoş görmediği bir anlayıştır. Adalet arayanın elleri temiz olmalıdır.

Yargının en önemli sorunlarından biri artan iş yüküdür.

Yargıya ilişkin tüm kurumların bütünsel bir değerlendirmesi yapılmadan gerçek anlamda bir yargı reformundan söz edilmesi mümkün değildir. Dünyadaki gelişmiş yargı sistemlerinin iyi örnekleri alınabilir."
E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde